7 Nisan 2009 Salı

cevizde en uygun aşı şekli

Tokat Şartlarında Yaz Periyodunda Aşılı Ceviz Fidanı Yetiştiriciliği İçin En Uygun Aşı Yöntemi ve Aşılama Zamanın Belirlenmesi

Can Celep
Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 60240, Tokat

Özet: Bu çalışmada Tokat il merkezinde yaz aylarında aşılı ceviz fidanı yetiştiriciliği için en uygun aşı yöntemi ve aşılama zamanını tespit etmek amaçlanmıştır. Çalışma Tokat Meyvecilik Üretme istasyonu Müdürlüğü bahçesinde yapılmıştır. Ceviz tohumları 2002 Kasım ayında araziye ekilmiştir. 2003 yılı vegetasyon periyodunda aşılanacak duruma gelen çöğürlere Temmuz- Eylül Ayları arasında Yama göz, Yarma, T göz ve İngiliz dilcikli aşı yöntemleriyle aşılama yapılmıştır. Aşı yöntemi olarak en iyi sonucu % 72,08 ile yama göz aşısı vermiştir. Yama göz aşısının yanında T Göz aşı % 64,87 başarı göstermiştir. Kalemlerin tam olgunlaşmamış olması ve sürme göstermesi nedeniyle yarma aşı % 48,50 ve İngiliz dilcikli % 39,87 oranında tutma göstermiştir. Tokat merkez için durgun aşı zamanı olarak 20-30 Temmuz ve 1-10 Ağustos dönemi tespit edilmiştir. Aşılamadan bir hafta önce yapılan sulamanın çöğürlerin aşılanmasını kolaylaştırdığı görülmüştür. Ortalama hava sıcaklığının Temmuz’da 20,6 ºC, Ağustos ayında 21,9 ºC olması aşıların tutma oranıyla direkt ilgili bulunmuştur. Aşılı fidanları soğuktan korumada uygulanan yöntemlerden en iyi sonucu izocam’la koruma yöntemi (% 63,75) vermiştir. En yüksek yaşama oranını Yama göz aşı yöntemi (% 84,75) vermiştir. En düşük aşı yaşama oranı Yarma aşı da (% 33.5) tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Ceviz, aşılama yöntemi, soğuk zararı, koruma yöntemleri

Research on Determination of Best Grafting Method and Best Graftage Time for Raising Grafted Young Walnut Trees During Summer Period in Tokat City Center

Abstract: In this study, the purpose was the to determine best graft method and best graft time for grafted young walnut trees during summer period in Tokat city center. Walnut seeds were planted to field in november, 2002. At the vegetation period of year 2003, young walnuts trees, ready to graftage between july and september were grafted. Using Patch budding, Cleft grafting, T budding and Whip grafting methods. The best grafttage method was obtained by using Patch budding (%72,08). Beside Patch budding, T budding was also found succesful (%64,87). Because of unmature of shoots and budding, the success of Cleft graftting was (%48,50) and Whip grafting was %39,87. It s found that, the best time for late summer grafts was between June 20 and 30, and between August 1 and 10. It is concluded that, irrigation, one week before the graftage, made graftage easear. Avarege temperature 20,6 ºC in July and 21,9 ºC in August affected the ratio of bud-take direckly. The best result of proteching grafted young walnut trees from cold was obtained using izocam procetion method (%63,78). Highest survival ratio was found using Patch budding method (%84,78). Lowest survival ratio was cacluded for , Cleft graftting (% 33,5).
Keywords: Walnut, graftage method, frost damage, protection methods


1. Giriş
Ceviz, dünyada yetiştiriciliği yaygın olan meyve türlerinden birisidir. Deniz kıyılarından başlayarak 2300 m. yüksekliğe kadar olan değişik iklim şartlarında rahatlıkla yetişmektedir. Anadolu’nun her yerinde yetiştiriciliğinin yapıldığı ve 10-15 yıl öncesine kadar daha çok bahçe kenarlarında yetiştirildiği görülmekteydi. 1990’lardan sonra kapama ceviz bahçelerinin kurulmaya başlaması ile yaygın bir yetiştiriciliğinin başladığı görülmüştür (Topak ve Bayrak, 1998). Dünyada 1 446 000 ton ceviz üretimi vardır. En fazla üretime sahip olan ülke (360 000 ton) Çin’dir. Türkiye ise 125 000 ton üretim ile 4. sırada yer almaktadır. 2002 yılı istatistik verilerine göre Türkiye’nin kabuklu ceviz ihracatı 1000 kg ve iç ceviz ihracatı ise 131 000 kg (Anonymous, 2004a) dır.
Ekstrem yerler dışında ülkemizin hemen her yerinde ceviz yetiştiriciliği yapılmaktadır. Son yıllarda kapama ceviz bahçeleri hızla artmaktadır. Ancak bölgelerimizin iklim özelliklerine göre ceviz çeşitlerinin belirlenmiş olması yetiştiricilik açısından büyük önem arz eder (Çelebioğlu ve Ferhatoğlu, 1981).
Diğer vegetatif çoğaltma yöntemlerindeki başarının çok düşük olması nedeniyle cevizin aşı ile çoğaltılması zorunludur. Aşının başarı oranını cevizin anatomik yapısı, fizyolojik durumu, sıcaklık ve nem, aşı zamanı, aşı yöntemi ve cevizin bünyesinde bulunan juglon gibi faktörler etkiler (Çelebioğlu, 1985, Şen, 1986, Tekintaş, 1988).
Meyve ağaçlarının çoğaltılmasında çeşitli yöntemler kullanılır. Her meyve türünde olduğu gibi aşılama ile fidan yetiştiriciliği ise en geçerli yoldur. Aşılama ile fidan elde edilmesi en zor olan meyve türlerinden biride cevizdir. Aşılama sırasında yapılacak olan bazı teknik hatalar da başarı oranın düşmesinde önemli etkenlerdir (Şen, 1986).
Erken ve geç donlar ve kış aylarında sıcaklığın çok düşmesi aşılama ve sonrasında cevizlerde önemli zararlar meydana getirir. Cevizde önemli olan aşıların tutması ve sonrasında aşıların korunması, yetiştiricilik açısından büyük önem arz eder. Aşı başarısını yükseltmek amacıyla bir çok araştırmalar yapılmış, yama göz aşısında % 4 ile % 92.9 arasında tutma tespit edilmiştir (Yaviç, 1992, Asma, 1990, Kazankaya, 1996, Özkan, ark. 1999, Ünal, 1992).
Denizli’de yapılan bir çalışmada en uygun aşı yöntemi olarak Yongalı göz aşısı (% 90-95 aşı tutma) tespit edilmiştir. Sürgün aşılarda 20 Nisan –10 Mayıs, Durgun aşılar için 21 Ağustos ile 10 Eylül arası aşı yapılma zamanı olarak tespit edilmiştir (Gün, Ekiz, 2001).
Aşılama sonrasında koruyucu materyallerin arasında alçak tünel ve yüksek tünel arasında bir fark olmadığı ancak esnek plastik kullanımının aşı başarı (yaşama) oranını artırdığı tespit edilmiştir (Keskin, 1999).
Bu çalışma ile Tokat ekolojik koşullarında ceviz yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılmasına destek olmak amacıyla, aşılı ceviz fidanının eldesinde en uygun aşılama zamanını, aşı yöntemini, aşının tutma ve uyanıp sürme oranını tespit etmek amaçlanmıştır.

2. Materyal ve Yöntem
Bu çalışma Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Tokat Meyvecilik Üretme İstasyonu Müdürlüğü bahçesinde 2002-2004 yılları arasında yürütülmüştür. Çalışmada anaç olarak Juglans regia L. türüne ait ceviz anaçları kullanılmıştır. Aşılamada kullanılacak olan gözler Yalova 2, Şebin, Karabodur ve Bilecik çeşitlerinin yeni sürgünlerden alınarak kullanılmıştır.
2002 yılı kasım ayı sonunda çöğür anaçları elde etmek amacıyla ceviz tohumları araziye ekilmiştir. Bakım şartlarının çok iyi gerçekleştirilmesi (sulama, gübreleme ve yabancı ot mücadelesi) sonucu yeterli kalınlığa ulaşmış olan çöğürlere 2003 yılı Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında 1-10 ve 20-30. günleri arasında aşılama işlemi yapılmıştır. Aşılamanın yapıldığı tarihlerde her çeşit için 1 yaşlı çöğürler üzerine Yama göz, T göz, sürgün aşılardan Yarma ve İngiliz dilcikli aşıları kullanarak ayrı ayrı 100 adet olmak üzere her dönem için toplam 1600 bitki aşılaması yapılmıştır. Aşılama zamanlarındaki toplam tutan aşı sayısı %’ si hesaplanmıştır. Gerek yarma aşıda gerekse İngiliz dilcikli aşıda kullanılan kalemler tam olgunlaşmamış yeni sürgünlerden alınmıştır. Sıcaklığın en yüksek olduğu saatlerde aşılama yapılmamıştır. Tutan aşılar arasından yapılma zamanlarına göre ve aşı yöntemine göre 100 adet olmak üzere yapılan aşılar sayılmış ve %’deleri hesaplanmıştır.
Yapılan aşılar ortalama 20 gün sonra, aşı bantları çözüldükten sonra canlı olan gözler sayılmış ve tutan aşı sayısı tespit edilmiştir. Gözün düşmesi, aşı çevresindeki kararmalar ve siyah renkte sıvı akıntısı gösteren aşılar tutmamış olarak kayda alınmıştır.
Aşı bölgesi, Kasım ayından itibaren kış Soğuklarına karşı korumaya alınmıştır. Soğuktan korumak için aşağıdaki yöntemler kullanılmıştır.
1-Plastik pet şişe içerisine alarak yapılan koruma,
2-Ağaç talaşı ile koruma,
3-Strofor ile koruma,
4-İzocam ile koruma.
Her bir aşı yöntemi için ayrı ayrı 100 adet aşılı fidan kullanılmıştır. Fidanların aşı bölgeleri öncelikle kullanılan materyallere sarılmış ve üzerleri alçak plastik tünelle kapatılmıştır.
2004 Şubat sonundan itibaren aşılar kontrol edilmeye başlanmış ve ortaya çıkan sürgünler haftalık ölçümleri (cm) yapılarak 15-20 cm olduğunda tam uyanma olarak (%’de) tespit edilmiştir.
Çalışma sonunda, aşı yöntemleri, aşılama zamanları ve aşılarda uyanma durumları arasındaki ilişkiler rakamlarla ifade edilmiştir.

3. Bulgular ve Tartışma
3.1. Aşılama ve Tutma Oranları
2002 -2004 yılları arasında yürütülmüş olan bu çalışmada 2003 Temmuz- Eylül ayları arasında yapılmış olan aşılama sonuçlarını gösteren Çizelge 2 incelendiğinde; 20-30 Temmuz da yapılan 1600 aşının 1062’sinin ve 1-10 Ağustos arasında yapılan aşılarında 1083 tanesinin tutmuş olduğu görülmektedir. En az tutan aşı sayısı 20-30 Eylül arasında yapılan aşılarda (655 adet) olmuştur. Yapılan aşılma sonucunda tutan aşı sayısını %’de olarak değerlendirecek olursak; 1-10 Ağustos arasında en fazla bulunmuş (% 67,68), bunu sırasıyla , 20-30 Temmuz (% 66,37), 1-10 Eylül (% 55,62), 20-30 Ağustos (% 55,18), 1-10 Temmuz (% 51,56) ve 20-30 Eylül (% 40,93) izlemiştir (Çizelge 2). Aşılama yapılan aylarda hava sıcaklığına bakacak olursak 2003 yılı Temmuz ayında ortalama sıcaklık 21,7 ºC, Ağustos ayında ise 21,2 ºC ve Eylül ayında 16,9 ºC olarak ölçülmüştür(Çizelge 4). 20 -30 Eylül arasında yapılan aşıların 655 tanesinin tutmasında (Çizelge 2) en önemli faktör olarak ortalama hava sıcaklığındaki düşüşün etkisi olduğu sonucu çıkarılabilir. Yapılan bu aşılama çalışması sonucunda Tokat merkez için en uygun aşı yapma zamanı Temmuz ayının son haftası ile Ağustos ayının ilk haftası denebilir. Her çeşit için yapılan toplam aşı sayısı 2400 olup aşının çeşidine göre tutan aşı sayıları Yama aşı da 1730, T göz aşısında 1557, Yarma aşı da 1166 ve Dilcikli İng. Aşısında 957 adet olmuştur. Uygulanan aşı çeşitleri arasında her çeşit için yapılan 2400 aşıdan 1730 tanesinin tutması nedeniyle Yama aşı en iyi sonucu vermiştir (Çizelge 1 ).


Çizelge1. Kullanılan Aşılama Yöntemine Göre Tutan Aşı %’si
Kullanılan Aşı Yöntemi Her Yöntem İçin Toplam 2400 Aşıdan Tutan Aşı Sayısı ve %’si
Adet %’de Oranı
Yama aşı 1730 72,08
T Göz Aşı 1557 64,87
Yarma Aşı 1166 48,58
Dilcikli İng. Aşı 957 39,87

Çizelge 2. Aşılama Zamanı ve Kullanılan Aşılama Yöntemine Göre Tutan Aşı Sayısı
Aşının Yapılma Zamanı Uygulanan Aşı Yöntemi Aşılamada Kullanılan Çeşitler ve Tutan Aşı Sayısı Yapılan Aşı Sayısı Toplam Tutan Aşı Sayısı Tutan Aşı Sayısı ve %’de Oranı
Yalova2 Şebin Bilecik Karabodur
Temmuz

Toplam Aşı Sayısı 3200 1-10 Yama Göz Aşı 68 71 75 78 400 292
825
%
51,56
T Göz Aşı 59 55 61 67 400 242
Yarma Aşı 42 38 41 44 400 165
Dilcikli İng. Aşısı 34 37 26 29 400 126
20-30 Yama Göz Aşı 86 88 87 92 400 353
1062
%
66,37
T Göz Aşı 77 79 81 84,75 400 322
Yarma Aşı 55 57 56 58 400 226
Dilcikli İng. Aşısı 37 41 39 44 400 161
Ağustos

Toplam Aşı Sayısı 3200 1-10 Yama Göz Aşı 79 82 84 87 400 332
1083
%
67,68
T Göz Aşı 74 76 73 80 400 303
Yarma Aşı 60 63 55 61 400 239
Dilcikli İng. Aşısı 51 49 52 57 400 209
20-30 Yama Göz Aşı 69 64 72 71 400 276
883
%
55,18
T Göz Aşı 64 66 67 68 400 265
Yarma Aşı 45 44 46 49 400 184
Dilcikli İng. Aşısı 41 38 42 49 400 170
Eylül

Toplam Aşı Sayısı 3200 1-10 Yama Göz Aşı 62 70 69 71 400 272
890
%
55,62
T Göz Aşı 59 64 63 69 400 255
Yarma Aşı 42 50 49 54 400 195
Dilcikli İng. Aşısı 39 42 47 40 400 168
20-30 Yama Göz Aşı 44 46 58 57 400 205
655
%
40,93
T Göz Aşı 38 41 44 47 400 170
Yarma Aşı 32 34 43 48 400 157
Dilcikli İng. Aşısı 25 30 32 36 400 123





3.2. Aşılarda Uyanma ve Sürme Durumu
2004 Mart ayının ilk haftasında gözler kabarmaya başlamış ve Nisan ayı başlarından itibaren, uyanan aşılardan süren sürgün boyları ölçümü sonucunda uyanma değerleri, kullanılan materyale göre Plastik pet şişe de % 46,75, Talaş da % 53,75, Strofor da % 59,75 ve İzocam da % 63,75 arasında tespit edilmiştir. En iyi soğuktan koruma yöntemi olarak tüm aşı yöntemleri için izocam (%63,75) uygulamasının olduğu tespit edilmiştir. En az uyanma oranı ise pet şişe (%46,75) uygulamasında ortaya çıkmıştır. Gözlerin uyanması ve sürmesinde ortalama olarak en iyi sonuç yama aşı yönteminde (% 84,75) tespit edilirken, en az uyanma ise yarma aşıda
(% 33,5) tespit edilmiştir (Çizelge 3 ).


Çizelge 3. Soğuktan Koruma Yöntemlerine Göre Uyanma Oranları
Kullanılan Aşı Yöntemi Soğuktan Koruma Yöntemlerine Göre Uyanma Oranı ( Yaşama Oranı) (%) Ortalama
PlastikPet Şişe Talaş Strofor İzocam
Yama Göz Aşı 71 80 92 96 84,75
T Göz Aşısı 64 70 74 76 71
Yarma Aşı 25 32 35 42 33,5
Dilcikli İng. Aşısı 27 33 38 41 34,75
Ortalama 46,75 53,75 59,75 63,75

Çizelge 4. 2002-2004 Yılları Arası İklim Verileri (Anonymous, 2004 b)
2002-2004 Yılları arası iklim verileri
2002-2003 2003-2004
1 2 3 1 2 3
Ekim 29,4 29,4 -4,4 13,9 33,2 0,2
Kasım 6,9 23,6 -3,2 6,1 21,8 -5,3
Aralık -2,0 18,6 -28,0 3,2 17,1 -7,5
Ocak 5,5 17,4 -7,3 2,4 14,4 -21,1
Şubat 2,2 15,0 -9,0 3,5 23,3 -11,4
Mart 3,0 15,6 -9,8 7,3 26,6 -8,8
Nisan 11,0 27,2 -3,8 11,3 0,0 0,0
Mayıs 17,7 33,5 -0,2 14,9 20,1 0,7
Haziran 18,2 33,6 3,3 18,7 32,4 6,5
Temmuz 21,7 39,0 5,6 20,6 36,2 7,0
Ağutos 21,2 35,9 7,4 21,9 36,4 9,9
Eylül 16,9 36,9 4,7 0,0 0,0 0,0
1 : Ortalama Hava Sıcaklığı , 2 : Ortalama Maximum Sıcaklık, 3 : Ortalama Minimum Sıcaklık


4. Sonuç
Ceviz bitkisinde aşı, diğer meyve türlerinde olduğu gibi kolay tutmamaktadır. Bu nedenle aşı yapma sırasında, kambiyumların denk getirilmesine, kullanılacak materyallere ve aşı yönteminin en doğru şekilde seçilmesine dikkat etmek gerekir. Bu çalışma sonucuna göre, Tokat ekolojik koşullarında yaz periyodunda en uygun aşılama zamanının 20 Temmuz ile 10 Ağustos tarihleri arasında olabileceği, en uygun aşı metodunun ise yama göz aşısının olduğu belirlenmiştir. Çizelge 2-4 incelendiğinde sıcaklık ile aşı tutma arasında doğrudan bir ilişki olması nedeniyle hava sıcaklığı dikkate alınarak aşıların yapılması gerekir. Yine aşı yapılmadan bir hafta önce sulamanın aşı yapmayı kolaylaştıracağı sonucuna varılmıştır. Aşılı ceviz yetiştiriciliğinde temel sorunlardan biriside aşı tutmasından ziyade tutmuş aşıların korunmasıdır. Yarma ve Dilcikli İngiliz aşısında kalemlerin tam olgunlaşmamış ve soğuk zararına karşı dayanım gösteremedikleri için tutma ve uyanıp sürme oranının düşük olması nedeniyle bu iki aşı yöntemini yaz ayları için tercih etmemek gerekir. Aşılanmış çöğürler sonbahar aylarında ortaya çıkan düşük sıcaklıklar, kış aylarındaki don olayları ve ilkbahar aylarında meydana gelen düşük sıcaklıklar nedeniyle zararlanmalar ortaya çıkmaktadır. Bu olumsuzluklar ortadan kaldırmak için aşılı bitkilerin mutlaka korunması gerektiği bunun içinde en uygun koruma yönteminin aşı bölgesinin izocom’la kapatılarak alçak plastik tünele alınması olduğu çalışmamızda açıkça ortaya çıkmıştır.


Kaynaklar
Anonymous, 2004 a. http:/www.fao.org
Anonymous 2004 b. Köy Hizmetleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Meteoroloji İstasyonu 2003-2004 Su Yılı İklim Verileri, Tokat.
Asma, B.M., 1990. Ceviz (Juglans regia L.) Farklı Zaman ve Aşı Yöntemleriyle Değişik Aşı Bağlarının Aşı Başarılarına Etkileri Üzerine Bir Araştırma. (Yüksek Lisans Tezi) E.Ü. Ziraat Fakültesi. İzmir.
Çelebioğlu, G., 1985, Ceviz. Bursa Teknik Ziraat Müdürlüğü. Y.No;1, Bursa, 63
Çelebioğlu, G., Ferhatoğlu., Y., 1981. Ceviz. Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü. Yayın No:49, Yalova.
Gün, A., Ekiz, R., 2001. Denizli İl Merkezinde Aşılı Ceviz Fidanı Yetiştiriciliği İçin En Uygun Aşı Yöntemi ve Aşılama Zamanın Belirlenmesi Üzerine Araştırmalar. Türkiye 1. Ulusal Ceviz Sempozyumu. 159-167, GOÜ. Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Tokat.
Kazankaya, A., 1996. Cevizin Aşı İle Çoğaltılması ve Aşılama Sonrası Biyokimyasal ve Histolojik Değişiklikler Üzerine Araştırmalar. (Yayınlanmamış Doktora Tezi ), Y.Y.Ü.FBE. Van .
Keskin, S., 1999. Tokat İli Ekolojik Şartlarında Ceviz (Juglans regia L.) Aşılarında Aşı Başarı Oranı ve Fidan Randımanını Yükselten Bazı Değişik Uygulamaların Belirlenmesi Üzerine Bir Araştırma. (Yüksek Lisans Tezi), Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü., Tokat.

Ozkan, Y., Edizer, Y., Akça, Y., 1999. A Study On Propagation With Patch Budding Of Some Walnut Cultivars . Fourth İnternational Walnut Symposium . Poster No: 47, Bordeaux. France.
Şen, S. M., 1986. Ceviz Yetiştiriciliği, Eser Matbaası. Samsun.
Tekintaş, F.E., 1988. Cevizlerde (Juglans regia L. ) Aşı Kaynaşması ve Aşı İle İlgili Sorunlar Üzerine Araştırmalar. (Doktora Tezi ), E.Ü. Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Bornova, İzmir.
Topak, R., Bayrak, S., 1998. Aşılı Ceviz Yetiştiriciliği. Burak Ofset., Ankara
Ünal, A., 1992. Cevizlerde Yama Göz Aşılarında Aşılama Zamanının Aşı Bağı ve Aşı Gözü Özelliğinin Aşı Başarısına Etkileri Üzerine Araştırmalar. 1. Ulusal Bahçe Bitkileri Sempozyumu. ( C.1. Meyve ), 1-4, E.Ü. Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Bornova. İzmir..
Yaviç, A., 1992. Ceviz (Juglans regia L.) Aşılamalarında Antioksidan Madde Kullanımının Aşı Başarısına Etkileri Üzerine Bir Araştırma. (Yüksek Lisans Tezi) , Y.Y.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü. Van.

ceviz yetiştiricilik bilgileri

CEVİZ DİKİM TEKNİĞİ ve
BAKIMI

BAHÇE KURMA VE YILLIK BAKIM İŞLERİ


6.1. Bahçe Kurma

Çok uzun yaşayan ve aşı ile çoğaltılması oldukça zor olan
cevizde, bahçe kurmadan önce bölgenin ekolojik özelliklerinin
iyi bilinmesi gereklidir. Ceviz kışları çok aşırı ve sürekli
düşük sıcaklığın hakim olduğu bölgeler ile yazları çok aşırı
sıcak olan yerlerde yetiştirilmemelidir.

Cevizler derine inen güçlü bir kök sistemine sahip oldukları
için toprak derinliğinin en az 2- 2.5 m olması ve geçirimsiz
katmanların olmaması gerekir. Yetiştiricilik yapılacak bölgenin
topraklarında fazla alkalilik ve tuzluluk sorunları
bulunmamalıdır.



6.2. Çeşit seçimi

Cevizlerde erkek ve dişi çiçeklerin farklı zamanlarda olgun hale
gelme durumu yaygındır. Bu durumda erkek ve dişi çiçekleri aynı
zamanda olgunlaşan homogam tip ve çeşitler yanında erkek
çiçekleri önce olgunlaşan ve dişi çiçekleri önce olgunlaşan
çeşitler bulunmaktadır. Bundan dolayı ceviz bahçesi kurarken
mutlaka ya erkek ve dişi çiçekleri aynı zamanda olgunlaşan bir
çeşit yada erkek ve dişi çiçeklerinin olgunlaşması aynı döneme
gelen birden fazla çeşit ile karışık bir dikim tercih
edilmelidir.

Çok uzun yıllar meyvesinden, ağacın ömrü sonunda gövdesinden
faydalanacağımız Aşılı Ceviz ağacının Bahçesini kurarken
dikkatli olmalıyız. Aksi halde, başlangıçta yapılacak bir
yanlışlığın zararı uzun yıllar çekilecektir.

bahçe kurarken dikkat edilmesi gereken önemli hususların gözden
geçirilmesinde fayda vardır: - Etrafı çıplak, bitki örtüsü
bulunmayan (İç Anadolu ve Trakya) gibi yerlerde Aşılı Ceviz
fidanları GİYDİRİLMELİDİR. Yani Aşılı Cevizlerin içine ve
etrafına muhtelif meyveler dikilmeli, çok sert rüzgar olan
yerlerde ise Rüzgar perdesi yapılmalıdır. Bu sayede gerek kışın
soğuk sert rüzgarlarından, gerekse yazın sıcak ve yakıcı
rüzgarlardan fidanlar korunmuş olur.



- Taban arazilerdeki kuru veya sulu dereler çok kıvrıntılı ve
önlerinde hava akımını önleyen engeller varsa, bu gibi yerlerde
kurulacak bahçeler tabandan yamaçlara doğru kaydırılmalıdır.



- Çeşit Seçimi; Bahçe Kurmada çok önemlidir. Her şeyi tam olarak
yapmış olabilirsiniz, ama yanlış bir çeşit seçimi size hem zaman
hem de para kaybına neden olur. Bu nedenle fidan seçerken hem
fidanın sertifikalı olmasına dikkat etmelisiniz hem de fidanı
aldığınız yere güvenmelisiniz. Bu nedenle fidanların SERTİFİKALI
olmalarının yanında ADLARINA UYGUN olmaları da önemlidir. Ayrıca
sertifikalı ve uygun çeşidin seçilmesi yanında bu fidanların
yapılacak piketajlara göre dikilmesi de çok önemlidir. Birbirini
tozlayan çeşitler piketaja göre dikilmezlerse verim düşük olur.

UYARI !

- Bazen piyasaya ucuz fidanlar sunanlar olabilir. Bu durumda
belgelerin incelenmesi yanında fidanın AŞILI olup olmadığı
araştırılmalıdır. Aşılı gibi görünen fidanın aslında aşılı
olmadığı maalesef yıllarca sonra anlaşılabilmektedir. Sahte
fidana bir örnek verilecek olursa; aşı zamanı çöğürde aşı
yapılacak yerdeki bir gözün etrafındaki kabuk bir bıçak ucuyla
çizilir. Bir müddet sonra bu yabani fidan çizilen gözün
üzerinden kesilir. Ertesi yıl bu yabani göz sürdürülerek aşılı
bir fidan görüntüsü verilir. Bu şekilde büyütülerek satışa
sunulan fidanın sahte olup olmadığı Laboratuar koşullarında bile
zor anlaşılır. Bu nedenle Aşılı fidan alınan yerin güvenli
olması çok önemlidir.



Netice olarak BAHÇE KURMA'da dikkat edilecek hususlarla
yapılacak işler zincirin birer halkası gibi olduğu
unutulmamalıdır.



PROFİL AÇILMASI - TOPRAK ANALİZİ -
ÇUKUR AÇILMASI




Ceviz, toprak istekleri bakımından seçici değildir.
Kumlu-Çakıllı zayıf topraklarda rahatlıkla yetişebilir. Fazla su
tutmayan gevşek ve süzek topraklardan hoşlanır



PROFİL AÇILMASI



Bazen toprağın üst görüntüsü yanıltabilir. Bunun için arazinin
benzer yerlerinde arazi büyüklüğüne göre bir veya birkaç 120 cm.
derinliğinde çukur açılır. Bu sayede toprak derinliği, toprağın
yapısı, altta kayakilin bulunup bulunmadığı ve Taban Suyunun
olup olmadığı gibi hususlar belirlenmiş olur.



- Ceviz, killi topraktan hoşlanmaz. Ancak kilin devamında altta
kum-çakıl çıkıyorsa bir sakınca yoktur.



TOPRAK ANALİZİ




Aynı çukurdan her 30 cm. de bir toprak örneği alınır. Örneklere
numara verilerek ayrı torbalara konulur ve etiketlenerek analize
gönderilir. Analizde, ceviz için önemli olan şu hususlar
incelenir:



- Toprağın pH değerleri ölçülür. Bu değerlerin en ideali 6.5-7.5
arasıdır. Değerin düşük olması toprağın asidik olduğunu, yüksek
olması ise toprağın alkali olduğunu gösterir. Ceviz, hafif
alkali topraklardan zarar görmez.



- Cevizin tuzlu topraklara karşı hassas olduğu bilinmelidir.



ÇUKUR AÇILMASI


ceviz-dikim-2.jpg

Toprak tavındayken arazi sürülür ve tırmıklanır. 8x8 m. Aralık x
mesafe ile çukur yerleri işaretlenir. Çukur açılmadan yüzeydeki
toprak sıyrılıp dikimde kullanılmak üzere bir tarafa yığılır. En
az 60x60 cm. boyutlarında açılacak çukurun üst kısmı kil
topraksa ve altta kum çakıl tabakası varsa, bu tabakaya
ulaşılıncaya kadar kazılır. Çukurdan çıkan toprak, daha önce
yüzeyi sıyrılan alana saçılır. Standart dikim için en uygun
aralık mesafe olan 8x8 m. esas alınırsa bu durumda dönüme (Da =
1000 m² ) 15 adet çukur kazılabilir.



ÇEŞİT BELİRLEME: Bahçe kurulacak
yerin yükseltisi (rakım), yönü (bakı) tespit edildikten sonra
iklim verilerine göre ÇEŞİT belirlenir.

PİKETAJ : Yöreye uygun çeşitler belirlendikten sonra eldeki
fidan çeşidi sayısına göre piketaj yapılır. En uygun piketaj
7'ye 2 olanıdır. Her 7 sıraya en az 2 sıra veya her 7 fidana en
az 2 çeşit tozlayıcı fidan seçilir. Şayet fidan sayıları eşitse
sıra sayıları da eşit olabilir. Ancak sıra ya da fidan sayısı
7'yi geçmemeli 2' den de aşağı olmamalıdır. Standart dikimde en
uygun Aralık x Mesafe 8x8 dir. Bu durumda dönüme (Da.=1000 m²)
15 adet fidan dikilebilir.



Not : 20 yıla ulaşmış ve 10x10 m. aralıkxmesafe ile kurulmuş A.
Ceviz bahçelerinde, aradan bir ağacın çıkarılması gerektiğinde;
iki ağaç arasındaki mesafe 20 m. olmaktadır. Bu çok açık bir
mesafedir.



Ayrıca dönüme 5 ağaç fazla dikmekle % 50 fazla ürün alma şansı
vardır.



Bu iki gerekçeden dolayı aralıkxmesafenin 8x8 m. olması üzerinde
durulması önemli bir husustur.




ÇİT DİKİMİ



- Birim alana daha fazla fidan dikip kısa zamanda daha fazla
ürün alma amacına yönelik çit dikiminde, sıra arası 7 m., fidana
arası ise 3.5 m. olabilir. Bu durumda dönüme 40 fidan dikilir.
Sıra arası mesafeyi daha çok budamayı yapacak olan makinenin
genişliği belirler.



- Çit dikiminde, budamaya uygun çeşitler seçilmelidir.

- Çit dikiminde, sıra arasındaki boşluğa ve toprağa doğru dik
giden dallardan yukarıya doğru yönlendirilemeyen dallarla tepe
dalları çit şeklinde makine ile kesilmektedir.





6.3. Dikim

Dikim aralıkları ekolojik ve bakım koşullarına göre değişirse de
cevizlerde en ideal dikim aralıkları; 12 x 12 m, 10 x 10 m, 10 x
8 m veya 8 x 8 m’dir.



Fidanların dikimleri dinlenme döneminde (yaprak dökümünden
itibaren) yapılmaya başlanır ve gözler uyanıncaya kadar devam
eder. Fidanların sökümü çok dikkatli bir şekilde yapılarak
köklerin zarar görmemelerine özen gösterilmelidir. Dikim
sırasında fidanlarda özellikle kök budaması yapılmalıdır. Dikim
çukurları en az 60- 70 cm genişlikte ve 80- 100 cm derinlikte
açılmalıdır. Fidanlar aşı noktaları toprak üstünde kalacak
şekilde dikilmeli ve çukurlar bahçedeki üst toprak ile
doldurulmalıdır. Dikimden hemen sonra fidanlara can suyu
verilmelidir. Dikim yapıldıktan sonra, ilerideki kereste durumu
da düşünülerek, fidan gövdeleri toprak yüzeyinden yaklaşık 1-
1.5 m yukarıdan kesilmeli ve taçlandırma budaması yapılmalıdır.
Bundan sonra bölgedeki hakim rüzgarlar göz önünde tutularak
fidanlar hereklere bağlanmalıdır. Yazları sıcak ve kurak olan
bölgeler ile su kaynağı az olan yerlerde dikimden sonra su
kaybını önlemek amacıyla yabancı ot veya hububat saplarıyla
malçlama yapmak yerinde olur.

6.4. Toprak işleme

İlkbahar aylarında toprak tava geldiğinde derin bir sürüm
yapılır. Bu dönemdeki toprak işleme toprağın havalandırılması
yanında yabancı ot kontrolünün sağlanması bakımından da çok
önemlidir. Yaz aylarında da duruma göre yabancı ot kontrolü
bakımından toprak işleme yapılabilir. Sonbahar aylarında
pullukla yapılacak sürüm, yağmur ve kar sularının toprağa
işlemesi ve toprakta tutulması bakımından önemlidir. Toprak
işlenirken köklerin yaralanmamasına özen gösterilmelidir.



6.5. Sulama

Ceviz ağaçları iri yapılı ve yaygın dallanma gösterdikleri için
geniş bir yaprak yüzeyine sahiptirler. Bu nedenle terleme ile su
kaybı fazla olan cevizlere yeterli suyun sağlanması çok önem
kazanmaktadır.



Cevizler için ilkbaharda gelişme, meyvelerin büyüme ve iç
doldurma dönemlerindeki su gereksiniminin karşılanması çok
önemlidir. Bu dönemlerdeki susuzluk durumları büyüme ve
gelişmeyi yavaşlatacağı gibi meyvelerin içlerini yeterince
dolduramamalarına neden olacağı için kalite ve verim
düşüklükleri meydana gelir.

Sulamada dikkat edilecek en önemli noktalardan biri de suyun
etkili kök düzeyine ulaşmasının sağlanmasıdır. Cevizlerde ilk
yıllarda, bölgenin ve su kaynağının durumu da göz önüne alınarak
haftada 2 kez sulama yapmak gerekir. Sulama şekli olarak karık
sulama, salma, damla ve alttan yağmurlama sulama sistemlerinden
birisi tercih edilebilir. Cevizlerin sulanmasında kimyasal
atıklar vb zararlı etmenlerle kirlenmemiş olan her türlü su
kullanılabilir.



6.6. Gübreleme

Ceviz, toprakta çok aşırı bir sorun yoksa, gübreleme bakımından
çok duyarlı bir bitki değildir. Bununla birlikte, yapısından
dolayı, en önemli bitki besin maddesi gereksinimi azot olabilir.
Yapılacak toprak analizlerinin sonuçlarına göre toprakta eksik
olan besin maddeleri belirli bir program içinde toprağa
verilmelidir.



6.7. Budama

Ceviz ağaçları iri ve büyük taç oluştururlar. Ancak bu ağaçlar
genelde çok fazla budama istemezler. Bununla birlikte kurumuş ve
birbiri içine girmiş dalların çıkarılması ve ağaç tacının
içerisine ışığın rahatlıkla girmesini sağlayacak şekilde
yapılacak aralama budamaları yararlı olur. Cevizlerde şekil
budaması olarak genelde doruk dallı budama sistemi uygulanmakla
birlikte budamanın çeşidi ve miktarı, çevreye ve ağaçları
yetiştirme amacına bağlı olarak da değişebilir.



FİDAN DİKİM TEKNİĞİ



dikimsekli.jpg

Ceviz dikim aralığı, tercihe göre 8x8 ile 12x12 arasında
olabilir. Fakat; boş alandan olabildiğince faydalanmak için;
Aşağıdaki gibi 10x7 olacak şekilde dikilmesine tavsiye ederiz.



ceviz-dikim-4.jpg

Fidan çukurları en az 60 - 80 cm derinliğinde olmak üzere
açılır. Çukur açılırken, üst yüzey toprağı bir kenarda toplanır.
Bu toprak yaklaşık 1000-1500 gr toz organik gübre harman edilir.
Harman edilen bu karışımın bir kısmı, çukurun en alt kısmını
doldurulur. Daha sonda fidan poşetinin en alt kısmı, maket
bıçağı ile bir kapak gibi kesilir ve çıkartılır. Altı kesilmiş
olan poşet, çukuru ortalayacak şekilde konulup yine maket bıçağı
ile alttan üste doğru boylu boyunca kesilir. Burada, dikkat
edilecek husus, poşet kesimi sırasında köklere zarar vermemek ve
poşet toprağını dağıtmamaktır. Poşet kesildikten sonra poşeti
çıkarmadan, kalan harmanlanmış toprak ile etrafı yarıya kadar
doldurulur. Daha sonra poşet yavaşça fidan toprağını dağıtmadan
çekilir. Henüz çukur yarı yarıya dolu iken, yaklaşık bir teneke
can suyu verilir. Sulamanın ardından, çukur toprakla tamamen
doldurulur. Burada dikkat edilecek husus, fidan poşet yüzey
seviyesi ile doldurulmuş çukurun yüzey seviyesinin aynı
olmasıdır. Daha sonra yaklaşık bir metre çaplı yalak yapılır ve
bir metre uzunluğunda rüzgar kazığı çakılarak fidana elastik
bant ile bağlanır. Bundaki amaç; fidanın rüzgardan sallanarak
köklerinin hava almasını engellemektir.



CEVİZ BAKIM PROGRAMI



OCAK-MAYIS




OCAK..... BİTKİ DİNLENME HALİNDEDİR.

***********************************

ŞUBAT.....BORDO BULAMACI (GÖZTAŞI) İLE İLAÇLAMA YAPILIR. (%2 'LİK
ORANDA )

UYGULAMA TARİHİ: 1. HAFTA İÇERİSİNDE

Amaç: Bitki bünyesindeki mantari hastalıkların yok edilmesi ve
yeni Sezonda mantari hastalıklara yakalanma riskini en aza
indirmektir. Gözlerin UYANMAMIŞ olmasına özellikle dikkat
edilmelidir.İlaçlamadan sonra 1 GÜN BOYUNCA YAĞMUR YAĞMAMASI
GEREKİR. Aksi halde ilacın etkisi azalır ve tekrarı gerekir.

***************************************

MART....... BİTKİ UYANMAYA HAZIRLANIR.

***************************************

NİSAN....... BİTKİ KÖK ÇALIŞMALARINI HIZLANDIRIR VE UYANMAYA
BAŞLAR.

***************************************

MAYIS......

SULAMA PROGRAMINA BAŞLANIR VE ORGANİK TOZ

GÜBRE ATILIR.

Mayıs başında; Organik toz gübre, fidan başına en az 500 gr
atılarak toprakla yüzeysel olarak karıştırılır.

----------------------------------------

1.HAFTA... SULAMA:........ Perşembe Günü- fidan başına 35 lt
(damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- fidan başına 50 gr sıvı organik
gübre (COMPLEX) ve 10 gr %51'lik potasyum ve fidan başına 1 gr
köklendirici kullanılır.

---------------------------------------

2.HAFTA... SULAMA:........ Perşembe Günü- - fidan başına 35 lt
(damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- fidan başına 50 gr sıvı organik
gübre (COMPLEX) ve 10 gr %51' lik potasyum.

-----------------------------------------

3.HAFTA... SULAMA:........ Perşembe Günü- - fidan başına 35 lt
(damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- fidan başına 50 gr sıvı organik
gübre (COMPLEX) ve 10 gr %51'lik potasyum.



4.HAFTA... SULAMA:........ Perşembe Günü- - fidan başına 35 lt
(damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- fidan başına 1 gr düşecek şekilde
Boolteks tek başına kullanılır.



Gözleme bağlı olmak kaydıyla, yaprak bitleri gibi zararlılar
için FOSFORİN gibi insektisit, kabarcık, karaleke, yaprak
buruşması, gün yanığı gibi hastalıklar içinde EXPER TEAM gibi
bakırlı ilaçlar ile kutu dozajında, sadece hasta olan fidanlara
ilaçlama yapılır. Ayrıca, fidan yalağındaki yabancı ot
mücadelesi sezon sonuna kadar takip edilir,



CEVİZ BAKIM PROGRAMI HAZİRAN



HAZİRAN.. SULAMA PROGRAMINA DEVAM EDİLİR VE İLAÇLAMA YAPILIR.




1.HAFTA... SULAMA:........ Perşembe Günü- fidan başına 35 lt
(damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt' ye tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- fidan başına 50 gr sıvı organik
gübre (COMPLEX) ve 10 gr %51' lik potasyum ve fidan başına 1 gr
köklendirici kullanılır.





2.HAFTA... SULAMA:........ Perşembe Günü- - fidan başına 35 lt
(damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- fidan başına 50 gr sıvı organik
gübre (COMPLEX) ve 10 gr %51'lik potasyum.



3.HAFTA... SULAMA:........ Perşembe Günü- - fidan başına 35 lt
(damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- fidan başına 50 gr sıvı organik
gübre (COMPLEX) ve 10 gr %51'lik potasyum.



4.HAFTA... SULAMA:........ Perşembe Günü- - fidan başına 35 lt
(damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- fidan başına 1 gr düşecek şekilde
Boolteks tek başına kullanılır.

*****************************************

Gözleme bağlı olmak kaydıyla, yaprak bitleri gibi zararlılar
için FOSFORİN gibi insektisit, kabarcık, karaleke, yaprak
buruşması, gün yanığı gibi hastalıklar içinde EXPER TEAM gibi
bakırlı ilaçlar ile kutu dozajında, sadece hasta olan fidanlara
ilaçlama yapılır. Ayrıca, fidan yalağındaki yabancı ot
mücadelesi sezon sonuna kadar takip edilir.



CEVİZ BAKIM PROGRAMI TEMMUZ



TEMMUZ... SULAMA PROGRAMINA DEVAM EDİLİR.

(SULAMA HAFTADA İKİ GÜNE ÇIKARILIR.)

1.HAFTA... SULAMA:........ Pazartesi-Perşembe Günü- fidan başına
35 lt (damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül
eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- fidan başına 50 gr sıvı organik
gübre (COMPLEX) ve 10 gr %51'lik potasyum ve fidan başına 1 gr
köklendirici kullanılır.





2.HAFTA... SULAMA:........ Pazartesi-Perşembe Günü- - fidan
başına 35 lt ( damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye
tekamül eder.)



GÜBRELEME... Pazartesi-Perşembe Günü- fidan başına 50 gr sıvı
organik gübre (COMPLEX) ve 10 gr %51 'lik potasyum.



3.HAFTA... SULAMA:........ Pazartesi-Perşembe Günü- - fidan
başına 35 lt ( damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt' ye
tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- fidan başına 50 gr sıvı organik
gübre (COMPLEX) ve 10 gr %51' lik potasyum.



4.HAFTA... SULAMA:........ Pazartesi-Perşembe Günü- - fidan
başına 35 lt ( damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye
tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- fidan başına 1 gr düşecek şekilde
Boolteks tek başına kullanılır.



İLAÇLAMA...... Perşembe Günü:Yapraktan, güneş yanığına karşı; 5
kg / 100 lt karışımında SURROUND WP, tüm ağaç yıkanacak şekilde
verilir. (Meyveli ağaçlar için )



Gözleme bağlı olmak kaydıyla, yaprak bitleri gibi zararlılar
için FOSFORİN gibi insektisit, kabarcık, karaleke, yaprak
buruşması, gün yanığı gibi hastalıklar içinde EXPER TEAM gibi
bakırlı ilaçlar ile kutu dozajında, sadece hasta olan fidanlara
ilaçlama yapılır. Ayrıca, fidan yalağındaki yabancı ot
mücadelesi sezon sonuna kadar takip edilir.





CEVİZ BAKIM PROGRAMI AĞUSTOS



AĞUSTOS. SULAMA PROGRAMINA DEVAM EDİLİR. (SIVI ORGANİK GÜBRE
KULLANILMAZ.)



1.HAFTA... SULAMA:........ Pazartesi-Perşembe Günü- fidan başına
35 lt (damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül
eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- 10 gr %51'lik potasyum fidan başına
1 gr köklendirici kullanılır.



2.HAFTA... SULAMA:........ Pazartesi-Perşembe Günü- fidan başına
35 lt ( damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül
eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- 10 gr %51'lik potasyum Yapraktan
fidan başına 2 gr GOLDEN-MIX verilir.



İLAÇLAMA...... Perşembe Günü-Yapraktan, güneş yanığına karşı; 5
kg / 100 lt karışımında SURROUND WP, tüm ağaç yıkanacak şekilde
verilir. ( Meyveli ağaçlar için )



3.HAFTA... SULAMA:........ Pazartesi-Perşembe Günü- -fidan
başına 35 lt ( damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye
tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- 10 gr %51'lik potasyum

4.HAFTA... SULAMA:........ Pazartesi-Perşembe Günü- fidan başına
35 lt ( damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül
eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- fidan başına 1 gr düşecek şekilde
Boolteks tek başına kullanılır. Yapraktan, fidan başına 2 gr
GOLDEN-MIX verilir



Gözleme bağlı olmak kaydıyla, yaprak bitleri gibi zararlılar
için FOSFORİN gibi insektisit, kabarcık, karaleke, yaprak
buruşması, gün yanığı gibi hastalıklar içinde EXPER TEAM gibi
bakırlı ilaçlar ile kutu dozajında, sadece hasta olan fidanlara
ilaçlama yapılır. Ayrıca, fidan yalağındaki yabancı ot
mücadelesi sezon sonuna kadar takip edilir.



CEVİZ BAKIM PROGRAMI EYLÜL



EYLÜL....... SULAMA PROGRAMI SONA ERER VE FASILALI SULAMA'YA
GEÇİLİR



1.HAFTA... SULAMA:........ SULAMA YAPILMAZ.

GÜBRELEME... GÜBRELEME YAPILMAZ

2.HAFTA... SULAMA:........ Perşembe Günü- fidan başına 35 lt (
damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- 10 gr %51'lik potasyum Yapraktan
fidan başına 2 gr GOLDEN-MIX verilir.



3.HAFTA... SULAMA:........ SULAMA YAPILMAZ.

GÜBRELEME... GÜBRELEME YAPILMAZ.

4.HAFTA... SULAMA:........ Pazartesi-Perşembe Günü- fidan başına
35 lt (damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül
eder.)

GÜBRELEME... Perşembe Günü- 10 gr %51'lik potasyum Yapraktan
fidan başına 2 gr GOLDEN-MIX verilir.



Gözleme bağlı olmak kaydıyla, yaprak bitleri gibi zararlılar
için FOSFORİN gibi insektisit, kabarcık, karaleke, yaprak
buruşması, gün yanığı gibi hastalıklar içinde EXPER TEAM gibi
bakırlı ilaçlar ile kutu dozajında, sadece hasta olan fidanlara
ilaçlama yapılır. Ayrıca, fidan yalağındaki yabancı ot
mücadelesi sezon sonuna kadar takip edilir.





CEVİZ BAKIM PROGRAMI EKİM



CEVİZ BAKIM PROGRAMI

EKİM......... FASILALI SULAMAYA DEVAM EDİLİR.

1.HAFTA... SULAMA:........ SULAMA YAPILMAZ

GÜBRELEME... Yapraktan, %14 lük BOR ile %19 luk ÇİNKO kutu
dozajında karıştırılarak verilir



2.HAFTA... SULAMA:........ Perşembe Günü- - fidan başına 35 lt
(damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- 10 gr %51'lik potasyum

3.HAFTA... SULAMA:........ SULAMA YAPILMAZ

GÜBRELEME... Yapraktan, %14 lük BOR ile %19 luk ÇİNKO kutu
dozajında karıştırılarak verilir



4.HAFTA... SULAMA:........ Perşembe Günü- - fidan başına 35 lt
(damlama sisteminde 3 saatlik akış, 35 lt'ye tekamül eder.)



GÜBRELEME... Perşembe Günü- 10 gr %51'lik potasyum

Gözleme bağlı olmak kaydıyla, yaprak bitleri gibi zararlılar
için FOSFORİN gibi insektisit, kabarcık, karaleke, yaprak
buruşması, gün yanığı gibi hastalıklar içinde EXPER TEAM gibi
bakırlı ilaçlar ile kutu dozajında, sadece hasta olan fidanlara
ilaçlama yapılır. Ayrıca, fidan yalağındaki yabancı ot
mücadelesi sezon sonuna kadar takip edilir.





CEVİZ BAKIM PROGRAMI KASIM-ARALIK



KASIM...... FASILALI SULAMA SONA ERER VE TOZ ORGANİK GÜBRE
DAĞITIMI YAPILIR.

Kasım başında; Organik toz gübre, fidan başına en az 500 gr
atılarak toprakla yüzeysel olarak karıştırılır



ARALIK..... ARAZİ TEMİZLİĞİ YAPILIR.

Arazi içerisindeki dökülmüş yapraklar toplanarak yakılır.
Böylece mantari hastalıkların ve zararlı böcek larva ve
yumurtalarının yok edilmesini sağlanır.







NOT: BAKIM PROGRAMINDA TAVSİYE EDİLEN GÜBRE MİKTARLARI HER YIL
%10 ARTTIRILARAK UYGULANIR.




YILLARA GÖRE SU İHTİYACI




1.yıl
700 lt yani her sulamada her fidana 35 lt olmak
üzere MAYIS-EYLÜL arası 20 kez sulama

2.yıl 800 lt yani her sulamada her
fidana 40 lt olmak üzere MAYIS-EYLÜL arası 20 kez sulama

3.yıl 900 lt yani her sulamada her
fidana 45 lt olmak üzere MAYIS-EYLÜL arası 20 kez sulama

4.yıl 1000 lt yani her sulamada her
fidana 50 lt olmak üzere MAYIS-EYLÜL arası 20 kez sulama

5.yıl 1100 lt yani her sulamada her
fidana 55 lt olmak üzere MAYIS-EYLÜL arası 20 kez sulama

6.yıl 1200 lt yani her sulamada her
fidana 60 lt olmak üzere MAYIS-EYLÜL arası 20 kez sulama

7.yıl 1300 lt yani her sulamada her
fidana 65 lt olmak üzere MAYIS-EYLÜL arası 20 kez sulama

8.yıl 1400 lt yani her sulamada her
fidana 70 lt olmak üzere MAYIS-EYLÜL arası 20 kez sulama

9.yıl 1500 lt yani her sulamada her
fidana 75 lt olmak üzere MAYIS-EYLÜL arası 20 kez sulama

10.yıl 1600 lt yani her sulamada
her fidana 80 lt olmak üzere MAYIS-EYLÜL arası 20 kez sulama



CEVİZ HASADI



CEVİZ KESİNLİKLE SIRIKLA VURULARAK DEĞİL SİLKELENEREK
TOPLANMALIDIR.

CEVİZLER TOPLANDIKTAN SONRA, YEŞİL KABUĞUNDAN AYRILIP
YIKANMALIDIR.

CEVİZLER YIKANDIKTAN SONRA GÖLGEDE HER GÜN KARIŞTIRILARAK
KURUTULMALIDIR.

CEVİZLER KURUTULDUKTAN SONRA FİLE ŞEKLİNDEKİ ÇUVALLARA
KONULMALIDIR.

CEVİZ ÇUVALLARI, KAPISI KUZEYE BAKAN VE HAVADAR OLAN KAPALI
ALANLARDA MUHAFAZA EDİLMELİDİR.

CEVİZLER, KIRILMADAN 1 GÜN ÖNCE ISLATILMALI, KIRILDIKTAN SONRA
EN FAZLA 60 GÜN İÇİNDE TÜKETİLMELİDİR



HASAT ve SONRASI





Cevizlerde hasat, iç ceviz ve yeşil kabuğun olgunlaştığı dönem
olarak kabul edilir. Kalin açıldığı ve sert kabuktan ayrıldığı
dönem yeşil kabuğun olgunlaşma belirtileridir. İç cevizin
olgunluk belirtisi ise; iç ceviz ile sert kabuk arasında bulunan
paket dokusunun kahverengileşmeye başladığı dönemdir. Çoğunlukla
yeşil kabuk, iç cevizden daha geç olgunlaşır. Hasadın iç ceviz
olgunluk zamanında yapılması, bu dönemde iç cevizin açık renkli
olması nedeniyle iç cevizin ticari değerini artıracaktır. Ancak
yetiştirici eğer hasat yeşil kabuğun olgunlaşma zamanını
beklerse çok önemi kalite kayıpları meydana gelebilmektedir.



Cevizlerde hasat zamanına iklimin önemli etkisi olabilmektedir.
Serin iklime sahip bölgelerde iç ceviz olgunlaşma zamanı ile
yeşil kabuk olgunlaşma zamanı genellikle aynı döneme rastlar.
Yüksek nem yeşil kabuğun açılmasını hızlandırır.



Hasat zamanını etkileyen önemli bir faktörde yetiştiriciliği
yapılan çeşittir. Örneğin hasadı zamanında ve doğru yapıldığında
Chadler ve Serr gibi çeşitler açık renkli iç rengine
sahiptirler.



Hasat edilen meyvelerin toplanması, yeşil kabuklarının ayrılması
ve meyvelerin kurutulması vs. kalite kayıplarını önlemek
açısından mümkün olduğu kadar çabuk olmalıdır.



Güneş altında kalan meyvelerde, uzun süre yeşil kabuğu üzerinde
kalan meyvelerde iç renginde bozulmalar görülür.



7.2. Hasat Yöntemleri :

Cevizlerde hasat elle ve mekanik yolla olmak üzere iki metotla
yapılmaktadır. Türkiyede hasat sırıkla ağacın dövülmesi şeklinde
yapılırken ceviz yetiştiriciliğinde söz sahibi ülkelerde mekanik
yolla yapılmaktadır. Ağacı dövme şeklinde yapılan hasatta başta
bir yıl sonraki yılda ürün verecek dallar olmak üzere önemli
zararlanmalar meydana gelebilmektedir.



Mekanik yolla hasat; ağacın ana dallarının yada ağaç gövdesinin
değişik sarsıcılar ile sarsmak ve meyvelerin ağaç üzerinden yere
düşmesini sağlamak şeklinde yapılmaktadır. Bu amaçla değişik
sarsıcılar (Kablolu sarsıcılar-Eksantrik sarsıcılar, Poner
hareketli sarsıcılar, Pnömatik sarsıcılar vs.) kullanılmaktadır.



7.3. Hasat Sonrası:

Hasattan sonra kalite kayıplarını en aza indirmek amacıyla yeşil
kabuk sert kabuktan kolayca ayrılmalı, yani meyveler hemen
kavlatılmalıdır. Bazı yörelerimizde yeşil kabuğun yumuşaması ve
kolay çıkması amacıyla üzerine naylon, kalın bez ve çuval gibi
örtülerle örtülmesi önemli kalite kayıplarına neden
olabilmektedir. Bazı ülkelerde kavlatma tamamen mekanik yolla
yapılmaktadır.



Pazar değeri açısından için tüm olarak çıkması istenir. Hasadı
yapılan meyveler eğer iç olarak pazarlanması söz konusu ise,
cevizler daha kurumadan (nemli iken) kırılma işlemine tutulur.
Böylece daha kolay bir şekilde için tüm olarak çıkması sağlanır.



Ülkemizde ceviz kırma işlemleri sergenler olarak adlandırılan
yerlerde genelde kadınlar tarafından çekiçle vurarak kırmak
şeklinde yapılmaktadır. Kırma işleminden sonra cevizler
renklerine göre sınıflandırılıp paketleme işlemine tabi tutulur.



7.4. Kurutma:

İç ceviz olarak değerlendirilmeyecek yani kabuklu olarak
pazarlanacak meyveler kavlatma işleminden sonra hemen
kurutulmalıdırlar. Kurutma işlemi cevizin depo ömrü bakımından
çok önemlidir. Bunun için kabuklu ve iç cevizde bulunması
gereken en yüksek nem oranları standartlarla belirlenmiştir.
Örneğin T.S.E. ye göre kurutulmuş; kabuklu cevizlerde %8, iç
cevizde ise %5 nem oranı istenir.



Ülkemizde genelde cevizler dışarıda gölgede kurutulmaktadır.
Bazı yörelerimizde ise güneş altında 7- 10 gün bekletilerek
kurutma yapılmaktadır. Bu da başta iç renginin koyulaşması gibi
çeşitli kalite kayıplarına neden olmaktadır. Bu yüzden bu
kurutma şekli yanlıştır. Eğer başka kurutma imkanı yoksa en
azından kurutma dışarıda gölge ortamlarda yapılmalıdır. Yani
meyveler direkt olarak güneş ışığı altında kurutulmamalıdır.
Ancak dünya ceviz üretiminde söz sahibi ülkelerde kurutma
tamamen mekanik yollarla yapılmaktadır. Mekanik yollarla yapılan
kurutma işlemlerinde, genelde meyveler 30- 350C'de 24 saat
bekletilmektedirler. Sıcaklığın 400 C'nin üzerine çıkışı iç
kalitesi bakımından istenmez.



7.5. Depolama ve Ambalajlama:

Cevizler yüksek yağ içeriğine sahip meyve olduğu için uygun
şartlarda depolanması başta iç meyvenin bünyesindeki yağ
bozulmaları açısından önemlidir. Bu yüzden cevizler düşük
sıcaklıklarda (0- 40C) ve kuru ortamlarda uzun süre
saklanabilirler.



Ambalajlama bir ürünün pazarlanmasında çok önemli bir aşamadır.
Bu yüzden ambalajların sağlıklı materyallerle usulüne uygun
yapılması gerek kabuklu gerekse iç cevizin pazarlanması
açısından tüketicileri cezbetmektedir. Büyük çuvallarla
doldurulmuş karışık cevizlerle, hepsi aynı renkte küçük gramajlı
ambalajlanmış cevizlerin albenisi arasında çok açık farklılık
görülmektedir. Örneğin iç cevizlerin ışık geçirmeyen vakumlu
plastik torbalarla yapılması ve etiketlenmesi tüketiciler
açısından çok önemlidir.



Hasat ve hasat sonrasındaki dönemlerde işlemlerin doğru
yapılması üretici ve dolaysıyla da ülke cevizciliği için çok
dikkat edilmesi gereken konuların biridir.



KAYNAKLAR:KSÜ Ziraat Fakültesi,Çitçi Köşesi

Yalova Tarımsal Araştırma Enstitüsü Sitesi

Anonim,Çeşitli Yayınlar

Derleyen:Hüsem ERKAYA




Ceviz Fidanı Gelir Gider Tablosunu
İndirmek İçin Tıklayınız






faydalı bilgiler

CEVİZ YETİŞTİRİCİLİĞİ

CEVİZ

Ceviz, Karpat dağlarından güneyden itibaren Doğu Avrupa ve Türkiye, Irak, İran'ın doğusundan ve Himalaya dağlarının ötesinde kalan ülkeleri içeren geniş bir alanın tabii bitkisidir.Ülkemizin de hemen hemen her bölgesinde yetişebilmektedir. Son yıllarda aşılı ceviz fidanı üretiminin artmasıyla kapama ceviz bahçeleri sayısında artışlar olmuştur. Uygun iklim, yer–yöney ve uygun çeşitlerin seçilmesi halinde ceviz yetiştiriciliği oldukça önemli gelir getiren bir üretim dalıdır.

İKLİM İSTEKLERİ

Yüksek yaz sıcaklıkları, kış donları, sisler, yağış miktarı, yağış zamanı ve rüzgar gibi iklim olayları ceviz çeşit seçiminde dikkate alınması gereken hususlardır. Çeşitlerin iklim gereksinimleri iyi saptanmalı ve özellikle kış donları,ilkbahar geç ve sonbahar erken donları yönünden risk olmamalıdır. Ceviz fidanlarının gövdeleri kışı çok soğuk geçen yörelerde toprak seviyesine kadar donarak kuruyabilmektedir. Bu nedenle çok soğuk yörelerde ceviz bahçeleri güneye bakan,yamaç arazilerde kurulmalıdır.Çok geç yapraklanan ceviz çeşitlerinde vejetasyon süresi kısa olduğu için, olgunlaşamayan sürgünlerin erken sonbahar donlarından zararlandığı da önemli bir gerçektir.

İlkbahar geç donlarından en fazla zarar gören meyve türlerinden olan cevizlerde, tomurcukların kabardığı ve küçük meyve döneminde -10C den sonra zararlanmaya başlar.

Cevizin rüzgarla tozlanması nedeniyle tozlanmayı garanti altına alacak yeterli bir rüzgar ve açık hava ceviz yetiştiriciliğinde arzulanan iklim istekleri arasında bulunmaktadır. Özellikle tozlanma zamanı havaların sisli gitmesi arzulanmaz. Yine cevizlerin bakteriyal yanıklık gibi önemli bir hastalığa duyarlı olmaları yönünden vejetasyon başlangıcında aşırı nemli koşulların da sorunlar çıkartacağı unutulmamalıdır.

TOPRAK İSTEKLERİ

Genellikle derin ve iyi drene olmuş, orta tekstürlü üniform topraklar cevizler için uygun topraklardır. Kök derinliğini sınırlayan tamamen killi, milli, çakıllı silt tabakası, su birikimi ve kum birikintileri, ceviz ağaçlarının gelişme gücünü ve ağaç iriliğini sınırlayabilir. Ülkemiz ceviz yetiştiriciliğinde tohum anaçları kullanılmaktadır. Tohum anaçları üzerine aşılı ceviz ağaçları için kesintisiz 2,70-3,0 m derinlikte bir toprak arzulanır. Ceviz bahçeleri, killi, killi-humuslu veya çok ince tekstürlü topraklarda kurulduğunda kök sistemi yüzeysel olmakta ve ağaç iriliği azalmaktadır. Cevizler toprak ve sulama suyundaki tuzluluğa aşırı derecede duyarlıdır.

BAHÇE TESİSİ

Çeşit seçiminde, özellikle çeşitlerin verimleri ve meyve kalitesi başta olmak üzere, döllenme biyolojileri, yapraklanma zamanları, hastalık ve zararlılara duyarlılıkları, vejetasyon süreleri, özellikle ilkbahar geç donları ve sonbahar erken donları başta olmak üzere soğuğa dayanım durumları, kuraklık gibi değişik çevre koşullarından kaynaklanan streslere tepkileri, hasat zamanları gibi değişik faktörler dikkate alınmalıdır. Yaklaşık olarak % 2-2.5 oranında tozlayıcı çeşit kullanılmalıdır. Ceviz fidanları genel olarak 10X10 m. aralıklarla dikilmelidir.

Fidan dikim zamanı ekolojiye göre değişir. Eğer kar örtüsü yönünden bir sıkıntı yoksa yani yeterli bir kar örtüsü var ve kış aşırı soğuk geçmiyor ise sonbahar dikimi, ilkbahar dikimine göre avantajlı sayılabilir. Ancak; yöremizde cevizler için ilkbahar dikimi sonbahar dikimine tercih edilmelidir.

Dikim zamanı kırılan kökler kesilmelidir. Köklerin çukura alabildiğince yayılmasına özen gösterilmelidir. Fidan dikiminden önce kök sistemi bir fungusit ile muamele edilmelidir. Fidanın aşı bölesi topraktan yaklaşık 20 cm yukarıda kalacak şekilde dikim yapılır.

Dikilen fidanlarda fidanın şekillenmesine imkan sağlamak amacıyla tepe vurması yapılır. Dikimden sonra fidanlara can suyu verilir. Dikilen fidanların toprağa iyi şekilde tutunduklarından emin olmak için fidanlar teker teker kontrol edilmelidir. Dikilen fidanların gövdesini güneş yanığından korumak amacıyla 1:1 oranında plastik beyaz renkli boya: su karışımı ile fidan gövdeleri boyanmalıdır.

Fidanlar Haziran-Ağustos ayları arasında mutlaka haftada en 1-2 kez yeterli bir sulama suyu ile sulanmalıdır. Plantasyon kurulan bahçe, kumlu bir toprak yapısına sahipse sulama yapılırken mutlaka hava sıcaklığına dikkat edilmelidir. Kumlu toprakta kurulu bir bahçede, hava sıcaklığı 35 oC’ nin üzerinde sulanan genç fidanların yaprakları aniden dökülecektir. Bu durumun esas nedeni köklerin oksijen yetersizliği çekmeleridir.

SULAMA

Tam verime yatmış bir ceviz plantasyonunda ağaçlar yüksek oranda verime sahipseler yıllık sulama suyu ihtiyacı yağışlarla birlikte, ekolojik koşullara göre değişmekle beraber 1200-1350 mm civarındadır. Sulama periyodu geç ilkbahardan başlayıp hasat sonuna kadar devam eder. Geç sonbahar veya kış sulamaları çok kurak yıllarda veya toplam yağışın çok düşük olduğu yerlerde zorunlu olabilir. Meyve iriliği ve meyve kalitesi için sulama en önemli faktörlerin başında gelmektedir.



GÜBRELEME

Ceviz bahçelerinde yapılacak bir gübrelemede mutlaka yaprak ve toprak analizleri yapılmalıdır. Verilecek gübre miktarının saptanmasında yaprak örneklerinden alınacak sonuçlar önemli bilgiler içerecektir. Genel olarak temel gübre olarak ağaç başına 1,5-2 kg saf azot,2-10 yaşına kadar ağaç başına 10-12 kg,daha yaşlılara ise 20-40 kg süper fosfat gübresi ve ağaç başına 20 kg potasyum sülfat verilmelidir.Analiz sonuçlarına göre de diğer eksik besin maddeleri takviye edilmelidir.

BUDAMA

Ceviz ağaçları zamanında budanmazlarsa çok fazla gelişirler. Bu da ileride budamayı, ilaçlamayı, meyve hasadını zorlaştırır ve verim azalır.Bu nedenle fidan dikiminde şekil budaması yapılmalıdır.Daha sonraki yıllarda da yörenin iklimine uygun bir şekil verilmelidir.Kuruyan,sıkışıklık yapan,çatal şeklinde gelişen ve obur dallar kesilmelidir. Ağacın bütük taç oluşturmasına izin vermeyip,verime yatması sağlanmalıdır.

ÖNEMLİ HASTALIK VE ZARARLILAR

Ceviz Antraknozu

Ceviz ağacının yapraklarında önce küçük,koyu kahve renginden siyaha doğru gelişen lekeler görülür.Giderek bu lekeler büyür ve sayısı artar.Bazen birbirleri ile birleşerek daha büyük ölü alanlar oluştururlar.Hastalığa yakalanmış meyvelerin yeşil kabukları üzerinde, yapraktakilere göre küçük çökmüş alanlar vardır.Sürgünlerde de bu çöküntüler görülür. Mücadelesinde; yere dökülmüş yapraklar temizlenmeli, bordo bulamacı,bakırlı ve çinkolu ilaçlar koruyucu olarak kullanılmalıdır.


İç Kurdu

Elmalarda da zarar yapan iç kurdu erken dönemde meyve içine girerek cevizlerde de zararlanmaya sebep olur.Böyle meyvelerin yeşil kabukları üzerinde delikler bulunur.Bu deliklerin altından pislikler çıkararak deliğin etrafında birikir.Bu durumdaki meyvelerin içinde bir kurdun olduğu anlaşılır.Buna karşın geç kurtlananlar yere düşmezler.Çünkü cevizin meyve kabuğu sertleştiği için kurtçuklar bu sert kabuğu delip içeri giremezler.Bu meyvelerde meyve kabukları lekelenir.Mücadele olarak meyveler fındık büyüklüğüne geldiklerinde,elma iç kurdu kelebekleri uçuşmaya başladığında uygun insektisitle ilaçlama uygulaması yapılmalıdır.

NOT: Tüm hastalık ve zararlılarla mücadele için bakanlığımıza bağlı en yakın tarım kuruluşuna başvurulmalı ve tavsiyeleri doğrultusunda mücadele yapılmalıdır.

ceviz yetiştiriciliği

CEVİZİN ÇOĞALTILMASI
1. Ceviz ve Generatif (Tohumla) Çoğaltma
Tohumla yapılan çoğaltmalarda meydana gelen yavru bitkiler, ana bitkinin hemen hemen hiçbir özelliğini taşımazlar. Bu nedenle cevizlerde tohumla çoğaltma, anaç veya çöğür eldesi ve ıslah çalışmaları dışında, genetik açılım nedeniyle, tercih edilen bir çoğaltma yöntemi değildir.

Tohumlarda Aranacak Özellikler
Tohum olarak kullanılacak cevizler;

Dolgun olmalı
Gelişmeleri tam olmalı
Sağlıklı ve iyi gelişmiş ağaçlardan alınmalıdır
Herhangi bir nedenle zarar görmüş meyveler tohumluk olarak kullanılmamalıdır.
Tohumların Katlanması

Tohumların soğuklama gereksinimlerini karşılamak, engelleyici etmenleri gidermek, tohum kabuklarını yumuşatmak, embriyonun su ve oksijen alımını kolaylaştırarak çimlenme güçlerini artırmak ve çabuklaştırmak amacıyla nemlendirilmiş ortamlarda saklanmalarına katlama denilmektedir. Tohumların katlanmasının genel avantajı, tohum çimlenmesine engel olan etmenlerin etkilerini gidererek erken ve düzenli bir çimlenmenin sağlanmasıdır.

Katlama başlangıcı yetiştiriciliğin yapılacağı yerde toprağın tava gelme durumuna göre tayin edilir.

Katlamada bir insanın kolayca taşıyabileceği büyüklükte kasalar (meyve sebze kasaları gibi) kullanılabilir. Bu kasaların tabanına delikleri örtebilecek irilikte çakıl konduktan sonra üzerine düzgün bir şekilde katlama kumu (inşaat kumu) serilir. Bu kumun üzerine tohumlar tek tek dizilerek ekilir. Sonra tohumların üzeri kumla iyice örtülür, daha sonrada bir sıra tohum bir sıra kum olacak şekilde kasa doluncaya kadar devam edilir. Katlama işlemi tamamlandıktan sonra en üste konacak kumun kalınlığı diğerlerinden biraz daha fazla olmalıdır. Kasa dolduktan sonra kum süzgeçli kovalarla nemlendirilir. Daha sonra bu katlama kasaları sıcaklığı 0- 80C arasında değişen serin bodrum, adi depo vb gibi ortamlara alınırlar.

Cevizlerde tohumların katlanma süresi, çeşide göre, 60- 90 gün arasında değişir. Tohumun sert kabuğu çatlayıp kök ucu göründüğü zaman katlamaya son verilir. Tohumlar toprağa kendi büyüklüğünün iki katı kadar derinliğe ekilirler. Tohum ekiminden sonra çöğürlerin iyi bir gelişme gösterebilmesi için çöğür parsellerinde başta yabancı ot temizliği olmak üzere, sulamaya özen göstermek gerekir.

Çöğürlerin sökümünden bir süre önce, dinlenme döneminde kazık köklerin kesilmesi, saçak kök oluşumunu geliştirerek şaşırtmada tutma başarısını artırır.

2.Cevizde Vegetatif Çoğaltma
Genetik açılım nedeniyle tohumla çoğaltmanın yapılamadığı cevizler vegetatif yollarla çoğaltılır. Cevizlerde aşı tutmasının zor olmasına rağmen günümüzde geçerliliğini koruyan vegetatif çoğaltma metodu aşı ile çoğaltmadır.

Aşı ile Çoğaltma
Aşı Başarısına Etki Eden Faktörler
Sıcaklık: Ortam sıcaklığının 23- 300C arasında olması, cevizlerde aşı başarısının arttırmaktadır.
Nem: Ortamın nemli olması aşıda başarıyı olumlu yönde etkilemektedir.
Aşıcının deneyimi: Cevizlerde aşı başarısı öteki meyve türlerine göre genelde daha düşük olduğu için aşı yapan kişinin deneyimi ve becerisi aşı başarısında çok önemlidir.
Aşıda kullanılan malzemeler: Kullanılan malzemeler kaliteli olmalıdır. Örneğin bıçak yüzeyi çok düzgün ve tek darbede kesecek şekilde çok keskin olmalıdır. Aşıyı sarmak için tercihen pamuk ipliği ya da aşı bandı kullanılmalıdır.
Kalem: Sağlıklı ve iyi gelişmiş yıllık sürgünler aşı kalemi olarak alınır. Kalem üzerindeki sürmemiş gözler (tercihen 2. ile 5. gözler arası) aşıda kullanılır. Kesilen kalemler, saklanma ve de aşı yapılma sırasında mutlaka nemli bir ortamda muhafaza edilmelidir.
Aşı zamanı: Aşıda başarıyı artıran en önemli faktörlerden biri de aşı zamanı olup, gerek fidanların gerekse aşı gözü alınacak sürgünlerin kabuğunu en kolay bıraktığı zaman en uygun aşı zamanıdır. En uygun aşı zamanını belirlemek için şu yöntem uygulanabilir; aşı sürgünü üzerindeki kabuk kaldırıldığında, gözün altında kalan büyüme noktası kabukta kalıyorsa bu göz için aşı zamanı gelmiş demektir. Ancak büyüme noktası sürgünde yani odun dokusunda kalıyorsa bu göz için aşı zamanı geçmiş demektir. Bu durumda kabuktaki gözün altında bir boşluk meydana gelmiş olur. Aşı yapıldığı zaman kabuğun altında meydana gelen bu boşluktaki hava, aşı gözü ve çevresinin siyahlaşıp kurumasına neden olur. Bu şekildeki gözler aşıda tercih edilmezler. Bir bölgede göz aşılarının yapılmaya başlanmasını tayin eden en önemli pratik kriterlerden bir başkası da o bölgede ekinlerin biçilmeye başlandığı zamandır. Yani bir bölgede ekinlerin biçilmeye başlandığı zaman, o bölge için cevizlerde göz aşılarının yapılabileceği zaman anlamını taşır.

Cevizlerin Çoğaltılmasında En Çok Kullanılan Aşılar:
Göz Aşıları;
T-Göz Aşısı
Yama Göz Aşısı
Kabuk Yama (Yüksük) Göz Aşısı
Yongalı Göz Aşısı
Yeşil odun Göz Aşısı
Cevizlerde en çok kullanılan ve en çok başarılı olan göz aşıları “T göz” aşısı (Şekil 15) ve “Yama göz” aşısıdır.

Kalem Aşıları;
Yan Aşı
Yarma Aşı*
Kakma Aşı
Kabuk Aşı (Şekil 16)
Dilcikli Aşı*(Şubat ortaları veya Mart başlangıcında yapılır. Şekil 17)
Dilciksiz Aşı
Şerit Aşı
Çoban Aşı
Kama Aşı

Cevizlerde en çok kullanılan ve başarılı olan “dilcikli aşı” ve çeşit değiştirme aşısı olarak ta en çok “yarma aşı” kullanılmaktadır.

Ceviz Anaçları
Cevizlerde anaç olarak aşağıdaki türler kullanılabilmektedir.

J. hindsii
Paradox (J. hindsii X J. regia)
J. regia
Royal (J. nigra X J. hindsii)
J.Major
Cevizlerde değişik anaçlar kullanılmaktaysa da en çok kullanılan ve tercih edilen anaç Anadolu cevizinin (J. regia L.) kendi anacıdır.

Şekil 15. CEVİZLERDE “T” GÖZ AŞISININ YAPILIŞI









Şekil 16. CEVİZLERDE KABUK (Texas) AŞISININ YAPILIŞI

ceviz hastalıkları

CEVİZ HASTALIKLARI
1.Armillaria Kök Çürüklüğü
Meşe kök çürüklüğü veya mantar kök çürüklüğü olarak da bilinir. Armillaria mellea isimli toprak kökenli bir fungus tarafından oluşturulur. Fungus ceviz ağaçlarının köklerini, kök boğazını ve gövdenin alt kısımlarında infeksiyon yapar. İlk simptomlar küçük klorotik yapraklar, genç yaprak dökümleri ve sürgün uçlarında geriye ölümlerdir. Genel olarak, fungusun infeksiyon yaptığı kök sistemi ya da kök boğazı yönünde simptomlar görülür. Sonuç olarak fungus, ağacın tüm kök sitemini tahrip eder veya alt gövde çevresini bir kuşak gibi sararak ağaç ölümlerine neden olur.
Mücadelesi: Armillaria ile infekteli topraklarda ceviz bahçeleri kurmadan önce koruyucu önlemler alınmalı, fungus infeksiyonuna dayanıklı anaçlar kullanılmalıdır. Dikimden önce pahalı ve zor bir uygulama olmasına karşın methyl bromide ile toprak fumigasyonu yapılması ağaç ölümlerini büyük ölçüde azaltacaktır. Hastalıklı ağaçlar sökülüp, bütün bitki artıklarıyla birlikte araziden uzaklaştırılmalıdır. Hastalıklı ağaçlara yakın olan ve simptom göstermeyen ağaçların da infeksiyon taşıma ihtimali göz ardı edilmemelidir.


Şekil 1. Armillaria kök çürüklüğünün gövededeki durumu

2.Kök Boğazı Tümörü
Bakteri (Agrobacterium tumefaciens) hastalığıdır. Patojen bitki dokusuna yaralar vasıtasıyla girer ve kök boğazı çevresinde tümör oluşturur. Zaman içerisinde köklerde de tümör oluşumları gözlenir. Tümörlerin merkez kısımları ölür ve odun dokusunun çürümesine yol açan funguslar ve diğer patojenlerin bu noktada oluşan boşluklara yerleşmesine neden olur. Bulaşık genç ağaçların boyları kısa kalır, yaşlı ağaçlarda odun çürümeleri gözlenir.
Mücadelesi: Kök boğazı tümörüyle en iyi mücadele yöntemi fidanların sağlıklı damızlıkların bulunduğu fidanlıklardan temin edilmesi, taşınmaları, araziye dikilmesi ve bütün yetiştiricilik ömürleri boyunca yaralanmalardan kaçınılmasıdır.
Patojenle biyolojik mücadele mümkündür. Dikimden önce, fidanların Agrobacterium radiobacter'in K84 ırkıyla hazırlanmış süspansiyonlarına daldırılmasıyla başarılı sonuçlar alınmıştır.



Şekil 2a. Kök boğazı tümörü



3. Ceviz YanıklığıBakteri (Xanthomonas campestris pv. juglandis) hastalığıdır. Patojen sadece Juglans cinsine ait bitki türlerinde infeksiyon yapar. Kışı uyur gözlerde geçirir, yağmur suları ve yağmurlama sulamayla yayılıp, infeksiyon yaparlar. Ağaçlar bütün büyüme mevsimi boyunca bakteri infeksiyonuna duyarlıdır. Genç sürgünler aktif olarak yeşil renkli ve sulu yapıda oldukları dönem boyunca etmen tarafından infekte edilebilir. Bakteri yaprağın bütün dokularına (parankima, orta damar, yan damarlar, damarcıklar ve yaprak sapı) saldırır. Parankimada birkaç milimetrelik kahverengi-siyah lekeler oluşturur. Sayısız lekeler ve çizgi şeklindeki oluşumlar yaprak yüzeyini tamamen kaplayarak yaprak şekil bozukluklarına ve deformasyonlara neden olur. Meyveler de oluşumlarının başında, çiçek dönemlerinde oldukça duyarlıdır. Yüzeyde küçük, siyah renkli sulu lezyonlar gözlenir.
Mücadelesi: Hastalık etmeniyle mücadele, kışı uyur gözler içerisinde geçirdiği için oldukça zordur. Cevizlerin ilk oluşum dönemlerinde bakırlı preparatlarla koruyucu ilaçlamalar yapılır. Daha önce şiddetli enfeksiyonların görüldüğü ceviz bahçelerinde uygulamalar, kışın ıslak geçen günler göz önüne alınarak belli aralıklarla yapılmalıdır.



Şekil 3. Ceviz yanıklığının neden olduğu zararlanmalar

4. Ceviz Antraknozu Hastalığı (Gnomonia leptostyla)
Hastalık belirtileri ceviz ağaçlarının yaprakçık, meyve, genç sürgün ve yaprak saplarında görülür. Hastalık, özellikle oransal nemin yüksek olduğu yerlerde ve her yükseltide görülür. Daha çok bir yaprak hastalığı olmasına karşın, yeşil meyve kabuğundan meyve içerisine de geçen hastalık meyvelerin zarar görmesine de neden olur. Hastalık, genç yaprakların yaprakçıkları yarı büyüklüğünü geçtikten sonra enfeksiyon yapmakta ve penetrasyon noktasının çevresinde renk açılmalarına neden olmaktadır. Daha sonra bu kısımlar kahverengine dönüşür. Hastalığın etkisiyle yaz ayı ortalarında erken yaprak dökümü başlar, yoğun olduğu yıllarda tüm yapraklar dökülebilir. Özellikle haziran-temmuz aylarındaki yağışlar ve bu dönemdeki gece-gündüz ısı farkı ile oluşan çiğ nedeniyle hastalık hızla yayılmakta ve belirtileri birden artmaktadır. Mücadelesinde bu husus dikkate alınmalıdır.
Mücadelesi: Enfeksiyon kaynağı olan yere dökülmüş yapraklar sonbaharda toplanıp yakılmalı veya toprağa gömülmelidir. Budama esnasında bulaşık dallar bahçeden uzaklaştırılmalıdır. Hastalık görülen bahçelerde, tomurcukların yeni patlamaya başladığı, yaprakların yeni oluştuğu dönemde birinci ilaçlama; yapraklarda yaprakçıkların yarı büyüklüğünü aldığı dönemde ikinci ilaçlama; meyvelerin fındık büyüklüğünü aldığı dönemde üçüncü ilaçlama yapılmalıdır.



Şekil 4. Ceviz antraknoz hastalığı

cevizde budama

BUDAMA


Ceviz Ağaçları Zamanında budanmazlarsa gereğinden fazla gelişirler. Bu durum ileride budamayı , ilaçlamayı ve meyve verimini zorlaştırır.
Bu nedenle daha çok meyvesi için yetiştirilen ceviz ağacı orta derecede büyütülmeli, sonra büyüme hızı yavaşlatılarak verime yatırılmalıdır.
Buna ulaşmak için aşağıdaki amaçlar ilke edinilmelidir :
- Elverişli, düzenli ve bol meyve elde etmek.
- Ağaçlara istenilen şekli vermek.
- Ağacın bütün kısımları arasında iyi bir denge kurmak.
- Ağacları daima genç tutmak.
-Ceviz ağaçları bir anda yapılan fazla ve şiddetli budamayı sevmediklerinden, budamayı aşılı fidan henüz dikim safhasında iken başlanılmalı ve aşağıda açıklanacağı gibi değişik zamanlarda ve değişik biçimlerde devam edilmelidir.
Cevizde yapılacak budamalar sırası ile Şunlardır.

1-Göz Budaması : Dalların gövdeye geniş açı yapmaları sağlanır.
2-Şekil Budaması : Dengeli bir taç oluşturulur.
3-Ürün Budaması : Meyve verimi ve kalitesi artırılır.
4-Bakım budaması : Kuru dallar kesilerek ağacın sağlıklı ve uzun ömürlü olması sağlanır.

1-Göz Budaması : Açik alanda yetiştirilen aşılı ceviz fidanları genellikte dallanma yapmadan bir sopa gibi uzayıp giderler.
bu tip fidanlarda ilk yıl göz budaması yapılıp tepeleri kesilmediği takdirde, ilerde dar tepe taçlı ve kavak şeklinde gelişen,gövde ile dar açı yapan dallara sahip ağaç olarak karşımıza çikar.Dar açılı dallarda odunlaşma kötü olacağı için gelecekte kaliteli bir gövde elde edilemez.
Bu nedenle bu tip fidanlara dikildiği yılın ilkbaharında göz budaması uygulanır.Ancak geç donların etkili olduğu yörelerde göz budamasınız yapılması sakınca yaratmaktadır.Kışı sert geçen bölgelere dikilen aşılı cevizlerde göz budamasında dikkatlı olunmalıdır.

2-Şekil Budaması : Düğme gözden süren ve 1-2 yıl serbest olarak gelişmesi sağlanan dalların arasında “tacı” oluşturacak çatı dalları oluşturmak için üstten itibaren çeşitli yönlere bakan 20-25 cm , aralıklı 5 dal seçilir.Diğer dalların yaprak yüzeyinden faydalanmak için eğilebilir yada bükülebilir,boylece bu dalların gelişmeleri durdurulur.
Ertesi yıl,eğilen dallarla yeni çikan dallar dipten kesilerek fıdanda 5 dallı bir tepe çatısı kurulmuş olur. Bu tür budamaya değişik doruk dallı ( modified Leader) şekil budaması da adı verilir.

3-Ürün Budaması : Aşılı ceviz fidanı dikilip göz budaması yapıldıktan sonra birkaç yıl devam eden şekil budamaları sonunda, iyi bir meyve üretimi için güçlü bir “taç” geliştirilmiş olur.Ancak , tacın güçlü olarak gelişmesi çok gereklidir ama bu durum meyve verimini güneş ışığını sızdırmaz,bu durumdaki ceviz ağaçlarında meyve verimi çok düşük olur.
Bunun için ürün çağındaki ceviz ağaçlarında taç içini sıkıştıran ince dallar dipten taç yüzeyini oluşturan dallarda 2-3 yıllık dal seviyelerinden budanarak seyreltilir. Boylece güneş ışığı sızmıyorsa ürün verimi düşük olur.
Bu durumda iç kısımda kalan dallarda meyse gözü , hatta sürgün gözü teşekkülü çok az olmaktadır, bu nedenle ağacın iç kısmı boşalmakta, taç dışa doğru gelişme gostererek meyvelerinde sadece ışık olan taç yüzeyinde yapmaktadır.
Bu olumsuz durumu önlemek ve ağacın yalnız taç yüzeyinde değil iç kısımlarında da meyve verimini sağlamak için, taç yüzeyini oluşturan dallarda budama yapılarak güneş ışınlarının ağaç içlerine doğru süzülerek budamada hastalık bulaşması ve yaranın çürüme istimali azdır.

CEVİZ YETİŞTİRİCİLİĞİ

ceviz hakkında pek çok bilgi




Ceviz Hakkında


1. GİRİŞ


Ceviz (Juglans regia L.), botanikte Dicotiledoneae sınıfı Juglandales takımı, Juglandaceae familyası ve Juglans cinsinde yer alır. Juglans cinsi içerisinde günümüzde özellikleri belirlenen 18 türden en önemlisi ve üstün meyve kalitesi ile ceviz denildiğinde ilk akla gelen, “Anadolu cevizi”, “İran cevizi” ve “İngiliz cevizi” olarak da adlandırılan J. regia’ dır.


Yabani formdaki ceviz türleri dünyanın birçok yerinde yayılma alanı bulmuştur. Ancak, cevizin anavatanı, bazılarına göre İran’ın Ghilan bölgesi, bazılarına göre ise Çin’dir. Bunlara karşılık daha büyük bir çoğunluk ise cevizin anavatanı olarak çok daha geniş bir alanı göstermektedirler. Bunu savunan gruba göre ceviz Karpat dağlarından Türkiye, Irak, İran, Afganistan, Güney Rusya, Hindistan, Mançurya ve Kore’ ye kadar uzanan geniş bir bölgenin doğal bitkisidir.


Kökeni itibariyle dünyada büyük bir doğal yayılma alanına sahip olan Anadolu cevizi (Juglans regia L.) çeşitli göçler ve ticaret kervanları vasıtasıyla doğal yayılma alanı dışına da götürülmüş olup, bugün tropik bölgeler dışında hemen hemen dünyanın her yerinde yetiştiriciliği yapılan bir meyve türü durumundadır. Yakın bir geçmişe kadar ceviz yetiştiriciliğinde söz sahibi olarak Türkiye gelmekte, bunu Yunanistan, İtalya, Fransa gibi ülkeler takip etmekteydi Fakat ceviz yetiştiriciliğine 1867′de cevizle başlayan ABD, bütün bu ülkeleri geride bırakarak ceviz yetiştiriciliğinde ve dış satımında en önemli ülke konumuna gelmiştir.


Meyvecilik kültürü oldukça eski tarihlere uzanan Anadolu, birçok meyve türünde olduğu gibi cevizin de anavatan bölgeleri arasında yer almıştır. Anadolu, günümüze kadar yapılan yetiştiricilik sonucunda, sayıları 4.5 milyonu aşan bir ceviz ağacı varlığına sahip olmuştur.


Her yöresi kıymetli ceviz tiplerine sahip olan ülkemizde bu zengin kaynağın başlıca iki önemli avantajı bulunmaktadır. Birincisi, sahip olduğu 5 milyondan fazla ağaçla elde edilen yaklaşık 120 bin tonluk ceviz üretimi, ülkemizi dünya sıralamasında üçüncü sıraya yerleştirmiştir. Fakat üretilen bu miktarın ancak %1- 2’sinin dış satıma gitmesi ve dolayısıyla ülkemizin dünya ceviz dış satım sıralamasında son sıralarda yer alması da olumsuz bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu durumun tek nedeni üretimimizin standart çeşitlerle değil de tamamen tohumdan yetişen ağaçlarla yapılması ve hiç bir kültürel uygulamanın yapılmamasıdır.


Tohumdan yetişen her bir ağacın farklı özelliklere sahip olması, dolayısıyla standartlara uygun miktarda ürünün temin edilememesi dış satımımızı zorlaştıran en önemli neden olarak ortaya çıkmaktadır. Anadolu’nun mevcut ceviz varlığının ikinci avantajı ise, çok geniş bir genetik varyasyona sahip olduğundan ıslah çalışmaları için zengin bir kaynak olmasıdır. Bu varyasyon ıslah çalışmalarının uygun yöntemlerle daha kısa bir zamanda başarıya ulaşmasına imkan vermektedir.


2. CEVİZİN BİLEŞİMİ ve BESİN DEĞERİ


Ceviz sağlık ve beslenme bakımından çok önemli bir meyve türüdür. Genel olarak cevizde %3.5 su, %15- 30 protein, %55- 77 yağ, %1.5- 3 kül, ve %5- 15 oranında da karbonhidrat (ağırlık selüloz) bulunmaktadır. Ayrıca cevizin meyvesi, Ca, P, Mg, Fe, Na, K gibi mineral maddeler bakımından zengin olduğu gibi A, B1, B2, B6, C vitaminlerini de içermektedir. 1 kg ceviz yaklaşık 7.000 kalori enerji sağlamaktadır.


Ceviz çok değişik şekillerde tüketilmektedir. Çerez olarak, pasta ve bisküvi sanayinde, parfüm sanayinde, reçel, helva yapımında, boya, tanen, plastik ve kauçuk endüstrisinde, yağ olarak, ilaç sanayinde, sucuk, samsa, pestil yapımında tüketilmektedir. Ayrıca kerestesinin son derece kıymetli olmasından dolayı da oymacılıkta bu yönde aranan materyallerin başında ceviz gelmektedir.


Başta A.B.D. olmak üzere bir çok ülkede son yıllarda yapılan araştırmalarda bazı kalp rahatsızlığı olan hastalara özellikle ceviz önerilmektedir. Kalp ve kolesterol bakımından bazı sağlık problemleri olan kişilere cevizin iyi gelmesi son yıllarda cevizin önemini daha da artırmıştır


3. CEVİZİN BİTKİSEL ÖZELLİKLERİ


3.1. Ağaç Yapısı ve Kök:

· Cevizler hızlı büyüyerek 25- 40 m’ye kadar boylanır ve bir ağaç 300- 500 m2 lik bir alanı kaplayabilir.

· Ceviz ağaçları genelde “yayvan” taç şekline sahiptir. “yarı dik ve dik” yapıda da taç şekli görülür.

· Cevizler kazık köklü olup kılcal kök bolca bulunabilir. Kökler 3-5 m derinliğe kadar uzayabilir.


3.2. Gövde ve Dallar

· Gövdede dallanma genelde toprak yüzeyinden 1-2 m yükseklikten başlar.

· Gövde çevresi 5- 6 m ye kadar gelişebilir.

· Gençlik yıllarında düzgün yüzeyli ve gümüşi renkte olan gövdede çok ileri yaşlarda renk koyulaşır (gri-siyah) ve kabukta uzunluğuna çatlaklar oluşur.

· Sürgünler, tüysüz, parlak zeytin yeşili veya esmer renktedir.


3.3.Yapraklar ve Gözler

· Yaprak; uzunca bir sap üzerinde karşılıklı dizilmiş ve sayıları 5-13 arasında değişen yaprakçıktan meydana gelir.

· Yaprakçıklar geniş elips şeklinde ve tam kenarlıdır. Uçları sivricedir ve boyları 6-12 cm arasında değişir. Rengi parlak yeşil olup gövde üzerlerinde helezonik şeklinde dizilmişlerdir.

· Gözler dal uçlarında ve yaprak koltuklarında (1-3 adet) olup, koyu esmer renklidirler. Uç gözler iridir. Yaprak koltuklarında bulunan gözlerden iri olanı sürer ve odun dalını meydana getirir.

· Verimli olmayan çeşitlerin sadece uç tomurcuklarından meydana gelen sürgünlerin ucunda dişi çiçek vardır. Oysa verimli çeşitlerin hemen hemen bütün tomurcuklarında (yaprak tomurcukları da dahil) dişi çiçek meydana gelir.


3.4. Çiçek Yapısı ve Döllenme Biyolojisi

Cevizlerde çiçekler monoik yapıdadır. Yani erkek ve dişi çiçekler aynı ağaç üzerinde fakat farklı yerlerde bulunur. Cevizlerde tozlanma rüzgar yardımıyla gerçekleşir
















3.4.1. Erkek Çiçekler
CEVİZİN BİTKİSEL ÖZELLİKLERİ - Şekil 2

Erkek çiçekler bir önceki gelişme döneminin sürgünleri üzerinde bulunan yan tomurcukların ilkbaharda gelişmesiyle meydana gelen 5- 20 cm boyundaki yeşil renkli ve aşağı doğru sarkık püsküller (kedicik) üzerinde meydana gelirler (Şekil 1). Olgun bir ceviz ağacı 5000- 6000 adet püskül üretebilir. Ayrıca bir ağacın çiçek tozu (polen) üretme kapasitesi yaklaşık 10 ile 100 milyar arasında değişebilir.
3.4.2. Dişi Çiçekler


CEVİZİN BİTKİSEL ÖZELLİKLERİ - Şekil 1
İlkbahar gelişme döneminde sürgünlerin ucunda meydana gelen dişi çiçeklerin sayısı 1- 26 arasında değişebilir (Şekil 2). Dişi çiçekte 4 perianth yaprağı ile braktecikler ovaryum ile kaynaşmıştır. Çanak yaprak sayısı 3- 6 arasında olup taç yaprak yoktur. Stigma girintili çıkıntılıdır, yumurtalıkta bir tohum taslağı bulunur. Yumurtalık dış duvarı meyvenin dışındaki yeşil kabuğu meydana getirirken, sert kabuk yumurtalık iç duvarlarının sertleşmesinden meydana gelir. Ceviz içi, embriyo ve tohum kabuğundan oluşan tohumdur. Yenen kısım doğrudan doğruya kendisidir.

4. CEVİZİN EKOLOJİK (İklim ve Toprak) İSTEKLERİ


4.1. İklim

Cevizler kış ve ilkbahar aylarında soğuklama gereksinimini karşılayacak kadar soğuk; ilkbahar ve yaz aylarında normal büyüme ve olgunlaşmayı sağlayacak ölçüde sıcak (25- 350C) isterler. 400C den yüksek yaz sıcaklıkları ceviz yeşil kabuğunda yanmalara ve ceviz içinde büzüşmelere yol açabilmektedir. Ceviz bitkisi genelde –200Cden düşük sıcaklarda zarar görmekteyse de –400C’ye kadar dayanabilen çeşitler vardır. Bunun yanında tomurcuk döneminde –10C, tam çiçeklenme dönemindeki –30C ve küçük yeşil meyve döneminde –10C den düşük sıcaklıklar zararlı olabilmektedir. Soğuklardan zararlanma konusunda düşük sıcaklığın derecesi, düşme hızı, süresi gibi etkenler önemli rol oynar. Ceviz çeşitlerinin soğuklama gereksinimi +7.20C nin altında 500- 2000 saat arasında değişir. Düzenli bir ürün için cevizlerde soğuklama gereksiniminin karşılanması gerekmektedir.


Ceviz yetiştiriciliği açısından yıllık toplam en az 500 mm yağış yeterli olmakla birlikte bu yağışın düzenli olması önemlidir. Meyvelerin normal gelişebilmeleri için yazın toprakta yeterli suyun bulunması gerekir. Bunun yanında çiçeklenme dönemindeki yağmurlar ve aşırı rüzgarlar özellikle tozlanma-döllenme bakımından olumsuz bir durum ortaya çıkarabilir.


4.2. Toprak

Ceviz 2- 4 m derinliğe kadar inebilen güçlü bir kök sistemine sahiptir. Bu yüzden toprak derinliğinin az olduğu yerlerde yetiştiricilik bakımından sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Yetiştiricilik bakımından ileride sorunlarla karşılaşmamak için toprak derinliğinin en az 2 m olması ve toprağın geçirgen olması gerekir.

Toprak pH sı 6- 7 dolayında olmalı ve toprakta alkalilik ve tuz sorunu bulunmamalıdır.

Toprak iyi drenajlı, geçirgen, organik maddece zengin ve havadar olmalıdır. Toprağın su tutma kapasitesinin yüksek olması ceviz yetiştiriciliği açısından önemlidir. Ancak ceviz toprak bakımından çok seçici bir meyve türü de değildir.


5. CEVİZİN ÇOĞALTILMASI5.1. Generatif (Tohumla) Çoğaltma

Tohumla yapılan çoğaltmalarda meydana gelen yavru bitkiler, ana bitkinin hemen hemen hiçbir özelliğini taşımazlar. Bu nedenle cevizlerde tohumla çoğaltma, anaç veya çöğür eldesi ve ıslah çalışmaları dışında, genetik açılım nedeniyle, tercih edilen bir çoğaltma yöntemi değildir.


5.1.1. Tohumlarda Aranacak Özellikler

Tohum olarak kullanılacak cevizler;


* Dolgun olmalı

* Gelişmeleri tam olmalı

* Sağlıklı ve iyi gelişmiş ağaçlardan alınmalıdır

* Herhangi bir nedenle zarar görmüş meyveler tohumluk olarak kullanılmamalıdır.


5.1.2. Tohumların Katlanması

Tohumların soğuklama gereksinimlerini karşılamak, engelleyici etmenleri gidermek, tohum kabuklarını yumuşatmak, embriyonun su ve oksijen alımını kolaylaştırarak çimlenme güçlerini artırmak ve çabuklaştırmak amacıyla nemlendirilmiş ortamlarda saklanmalarına katlama denilmektedir. Tohumların katlanmasının genel avantajı, tohum çimlenmesine engel olan etmenlerin etkilerini gidererek erken ve düzenli bir çimlenmenin sağlanmasıdır.

Katlama başlangıcı yetiştiriciliğin yapılacağı yerde toprağın tava gelme durumuna göre tayin edilir.

Katlamada bir insanın kolayca taşıyabileceği büyüklükte kasalar (meyve sebze kasaları gibi) kullanılabilir. Bu kasaların tabanına delikleri örtebilecek irilikte çakıl konduktan sonra üzerine düzgün bir şekilde katlama kumu (inşaat kumu) serilir. Bu kumun üzerine tohumlar tek tek dizilerek ekilir. Sonra tohumların üzeri kumla iyice örtülür, daha sonrada bir sıra tohum bir sıra kum olacak şekilde kasa doluncaya kadar devam edilir. Katlama işlemi tamamlandıktan sonra en üste konacak kumun kalınlığı diğerlerinden biraz daha fazla olmalıdır. Kasa dolduktan sonra kum süzgeçli kovalarla nemlendirilir. Daha sonra bu katlama kasaları sıcaklığı 0- 80C arasında değişen serin bodrum, adi depo vb gibi ortamlara alınırlar.

Cevizlerde tohumların katlanma süresi, çeşide göre, 60- 90 gün arasında değişir. Tohumun sert kabuğu çatlayıp kök ucu göründüğü zaman katlamaya son verilir. Tohumlar toprağa kendi büyüklüğünün iki katı kadar derinliğe ekilirler. Tohum ekiminden sonra çöğürlerin iyi bir gelişme gösterebilmesi için çöğür parsellerinde başta yabancı ot temizliği olmak üzere, sulamaya özen göstermek gerekir.

Çöğürlerin sökümünden bir süre önce, dinlenme döneminde kazık köklerin kesilmesi, saçak kök oluşumunu geliştirerek şaşırtmada tutma başarısını artırır.


5.2. Vegetatif Çoğaltma

Genetik açılım nedeniyle tohumla çoğaltmanın yapılamadığı cevizler vegetatif yollarla çoğaltılır. Cevizlerde aşı tutmasının zor olmasına rağmen günümüzde geçerliliğini koruyan vegetatif çoğaltma metodu aşı ile çoğaltmadır.

5.2.1. Aşı ile Çoğaltma

5.2.1.1. Aşı Başarısına Etki Eden Faktörler


Sıcaklık: Ortam sıcaklığının 23- 300C arasında olması, cevizlerde aşı başarısının arttırmaktadır.

Nem: Ortamın nemli olması aşıda başarıyı olumlu yönde etkilemektedir.

Aşıcının deneyimi: Cevizlerde aşı başarısı öteki meyve türlerine göre genelde daha düşük olduğu için aşı yapan kişinin deneyimi ve becerisi aşı başarısında çok önemlidir.

Aşıda kullanılan malzemeler: Kullanılan malzemeler kaliteli olmalıdır. Örneğin bıçak yüzeyi çok düzgün ve tek darbede kesecek şekilde çok keskin olmalıdır. Aşıyı sarmak için tercihen pamuk ipliği ya da aşı bandı kullanılmalıdır.

Kalem: Sağlıklı ve iyi gelişmiş yıllık sürgünler aşı kalemi olarak alınır. Kalem üzerindeki sürmemiş gözler (tercihen 2. ile 5. gözler arası) aşıda kullanılır. Kesilen kalemler, saklanma ve de aşı yapılma sırasında mutlaka nemli bir ortamda muhafaza edilmelidir.

Aşı zamanı: Aşıda başarıyı artıran en önemli faktörlerden biri de aşı zamanı olup, gerek fidanların gerekse aşı gözü alınacak sürgünlerin kabuğunu en kolay bıraktığı zaman en uygun aşı zamanıdır. En uygun aşı zamanını belirlemek için şu yöntem uygulanabilir; aşı sürgünü üzerindeki kabuk kaldırıldığında, gözün altında kalan büyüme noktası kabukta kalıyorsa bu göz için aşı zamanı gelmiş demektir. Ancak büyüme noktası sürgünde yani odun dokusunda kalıyorsa bu göz için aşı zamanı geçmiş demektir. Bu durumda kabuktaki gözün altında bir boşluk meydana gelmiş olur. Aşı yapıldığı zaman kabuğun altında meydana gelen bu boşluktaki hava, aşı gözü ve çevresinin siyahlaşıp kurumasına neden olur. Bu şekildeki gözler aşıda tercih edilmezler. Bir bölgede göz aşılarının yapılmaya başlanmasını tayin eden en önemli pratik kriterlerden bir başkası da o bölgede ekinlerin biçilmeye başlandığı zamandır. Yani bir bölgede ekinlerin biçilmeye başlandığı zaman, o bölge için cevizlerde göz aşılarının yapılabileceği zaman anlamını taşır.


5.2.1.2. Cevizlerin Çoğaltılmasında En Çok Kullanılan Aşılar:

Göz Aşıları;


* T-Göz Aşısı

* Yama Göz Aşısı

* Kabuk Yama (Yüksük) Göz Aşısı

* Yongalı Göz Aşısı

* Yeşil odun Göz Aşısı


Cevizlerde en çok kullanılan ve en çok başarılı olan göz aşıları “T göz” aşısı (Şekil 15) ve “Yama göz” aşısıdır.

Kalem Aşıları;


* Yan Aşı

* Yarma Aşı*

* Kakma Aşı

* Kabuk Aşı (Şekil 16)

* Dilcikli Aşı*(Şubat ortaları veya Mart başlangıcında yapılır. Şekil 17)

* Dilciksiz Aşı

* Şerit Aşı

* Çoban Aşı

* Kama Aşı


* Cevizlerde en çok kullanılan ve başarılı olan “dilcikli aşı” ve çeşit değiştirme aşısı olarak ta en çok “yarma aşı” kullanılmaktadır.


5.3. Ceviz Anaçları


Cevizlerde anaç olarak aşağıdaki türler kullanılabilmektedir.


1. J. hindsii

2. Paradox (J. hindsii X J. regia)

3. J. regia

4. Royal (J. nigra X J. hindsii)

5. J.Major


Cevizlerde değişik anaçlar kullanılmaktaysa da en çok kullanılan ve tercih edilen anaç Anadolu cevizinin (J. regia L.) kendi anacıdır.






Şekil 15. CEVİZLERDE “T” GÖZ AŞISININ YAPILIŞI



sekil15_1.jpg


sekil15_2.jpg








Şekil 16. CEVİZLERDE KABUK (Texas) AŞISININ YAPILIŞI


sekil16.jpg









Şekil 17. CEVİZLERDE DİLCİKLİ İNGİLİZ AŞISININ YAPILIŞI


sekil17.jpg

6. BAHÇE KURMA VE YILLIK BAKIM İŞLERİ

6.1. Bahçe Kurma

Çok uzun yaşayan ve aşı ile çoğaltılması oldukça zor olan cevizde, bahçe kurmadan önce bölgenin ekolojik özelliklerinin iyi bilinmesi gereklidir. Ceviz kışları çok aşırı ve sürekli düşük sıcaklığın hakim olduğu bölgeler ile yazları çok aşırı sıcak olan yerlerde yetiştirilmemelidir.

Cevizler derine inen güçlü bir kök sistemine sahip oldukları için toprak derinliğinin en az 2- 2.5 m olması ve geçirimsiz katmanların olmaması gerekir. Yetiştiricilik yapılacak bölgenin topraklarında fazla alkalilik ve tuzluluk sorunları bulunmamalıdır.


6.2. Çeşit seçimi

Cevizlerde erkek ve dişi çiçeklerin farklı zamanlarda olgun hale gelme durumu (dichogamy) yaygındır. Bu durumda erkek ve dişi çiçekleri aynı zamanda olgunlaşan homogam tip ve çeşitler yanında erkek çiçekleri önce olgunlaşan (protandry) ve dişi çiçekleri önce olgunlaşan (protogyny) çeşitler bulunmaktadır. Bundan dolayı ceviz bahçesi kurarken mutlaka ya erkek ve dişi çiçekleri aynı zamanda olgunlaşan (homogamy) bir çeşit yada erkek ve dişi çiçeklerinin olgunlaşması aynı döneme gelen birden fazla çeşit ile karışık bir dikim tercih edilmelidir.


6.3. Dikim

Dikim aralıkları ekolojik ve bakım koşullarına göre değişirse de cevizlerde en ideal dikim aralıkları; 12 x 12 m, 10 x 10 m, 10 x 8 m veya 8 x 8 m’dir.


Fidanların dikimleri dinlenme döneminde (yaprak dökümünden itibaren) yapılmaya başlanır ve gözler uyanıncaya kadar devam eder. Fidanların sökümü çok dikkatli bir şekilde yapılarak köklerin zarar görmemelerine özen gösterilmelidir. Dikim sırasında fidanlarda özellikle kök budaması yapılmalıdır. Dikim çukurları en az 60- 70 cm genişlikte ve 80- 100 cm derinlikte açılmalıdır. Fidanlar aşı noktaları toprak üstünde kalacak şekilde dikilmeli ve çukurlar bahçedeki üst toprak ile doldurulmalıdır. Dikimden hemen sonra fidanlara can suyu verilmelidir. Dikim yapıldıktan sonra, ilerideki kereste durumu da düşünülerek, fidan gövdeleri toprak yüzeyinden yaklaşık 1- 1.5 m yukarıdan kesilmeli ve taçlandırma budaması yapılmalıdır. Bundan sonra bölgedeki hakim rüzgarlar göz önünde tutularak fidanlar hereklere bağlanmalıdır. Yazları sıcak ve kurak olan bölgeler ile su kaynağı az olan yerlerde dikimden sonra su kaybını önlemek amacıyla yabancı ot veya hububat saplarıyla malçlama yapmak yerinde olur.


6.4. Toprak işleme

İlkbahar aylarında toprak tava geldiğinde derin bir sürüm yapılır. Bu dönemdeki toprak işleme toprağın havalandırılması yanında yabancı ot kontrolünün sağlanması bakımından da çok önemlidir. Yaz aylarında da duruma göre yabancı ot kontrolü bakımından toprak işleme yapılabilir. Sonbahar aylarında pullukla yapılacak sürüm, yağmur ve kar sularının toprağa işlemesi ve toprakta tutulması bakımından önemlidir. Toprak işlenirken köklerin yaralanmamasına özen gösterilmelidir.


6.5. Sulama

Ceviz ağaçları iri yapılı ve yaygın dallanma gösterdikleri için geniş bir yaprak yüzeyine sahiptirler. Bu nedenle terleme ile su kaybı fazla olan cevizlere yeterli suyun sağlanması çok önem kazanmaktadır.


Cevizler için ilkbaharda gelişme, meyvelerin büyüme ve iç doldurma dönemlerindeki su gereksiniminin karşılanması çok önemlidir. Bu dönemlerdeki susuzluk durumları büyüme ve gelişmeyi yavaşlatacağı gibi meyvelerin içlerini yeterince dolduramamalarına neden olacağı için kalite ve verim düşüklükleri meydana gelir.

Sulamada dikkat edilecek en önemli noktalardan biri de suyun etkili kök düzeyine ulaşmasının sağlanmasıdır. Cevizlerde ilk yıllarda, bölgenin ve su kaynağının durumu da göz önüne alınarak haftada 2 kez sulama yapmak gerekir. Sulama şekli olarak karık sulama, salma, damla ve alttan yağmurlama sulama sistemlerinden birisi tercih edilebilir. Cevizlerin sulanmasında kimyasal atıklar vb zararlı etmenlerle kirlenmemiş olan her türlü su kullanılabilir.


6.6. Gübreleme

Ceviz, toprakta çok aşırı bir sorun yoksa, gübreleme bakımından çok duyarlı bir bitki değildir. Bununla birlikte, yapısından dolayı, en önemli bitki besin maddesi gereksinimi azot olabilir. Yapılacak toprak analizlerinin sonuçlarına göre toprakta eksik olan besin maddeleri belirli bir program içinde toprağa verilmelidir.


6.7. Budama

Ceviz ağaçları iri ve büyük taç oluştururlar. Ancak bu ağaçlar genelde çok fazla budama istemezler. Bununla birlikte kurumuş ve birbiri içine girmiş dalların çıkarılması ve ağaç tacının içerisine ışığın rahatlıkla girmesini sağlayacak şekilde yapılacak aralama budamaları yararlı olur. Cevizlerde şekil budaması olarak genelde doruk dallı budama sistemi uygulanmakla birlikte budamanın çeşidi ve miktarı, çevreye ve ağaçları yetiştirme amacına bağlı olarak da değişebilir.7.


HASAT ve SONRASI


Cevizlerde hasat, iç ceviz ve yeşil kabuğun olgunlaştığı dönem olarak kabul edilir. Kalin açıldığı ve sert kabuktan ayrıldığı dönem yeşil kabuğun olgunlaşma belirtileridir. İç cevizin olgunluk belirtisi ise; iç ceviz ile sert kabuk arasında bulunan paket dokusunun kahverengileşmeye başladığı dönemdir. Çoğunlukla yeşil kabuk, iç cevizden daha geç olgunlaşır. Hasadın iç ceviz olgunluk zamanında yapılması, bu dönemde iç cevizin açık renkli olması nedeniyle iç cevizin ticari değerini artıracaktır. Ancak yetiştirici eğer hasat yeşil kabuğun olgunlaşma zamanını beklerse çok önemi kalite kayıpları meydana gelebilmektedir.


Cevizlerde hasat zamanına iklimin önemli etkisi olabilmektedir. Serin iklime sahip bölgelerde iç ceviz olgunlaşma zamanı ile yeşil kabuk olgunlaşma zamanı genellikle aynı döneme rastlar. Yüksek nem yeşil kabuğun açılmasını hızlandırır.


Hasat zamanını etkileyen önemli bir faktörde yetiştiriciliği yapılan çeşittir. Örneğin hasadı zamanında ve doğru yapıldığında Chadler ve Serr gibi çeşitler açık renkli iç rengine sahiptirler.


Hasat edilen meyvelerin toplanması, yeşil kabuklarının ayrılması ve meyvelerin kurutulması vs. kalite kayıplarını önlemek açısından mümkün olduğu kadar çabuk olmalıdır.


Güneş altında kalan meyvelerde, uzun süre yeşil kabuğu üzerinde kalan meyvelerde iç renginde bozulmalar görülür.


7.2. Hasat Yöntemleri :

Cevizlerde hasat elle ve mekanik yolla olmak üzere iki metotla yapılmaktadır. Türkiye’de hasat sırıkla ağacın dövülmesi şeklinde yapılırken ceviz yetiştiriciliğinde söz sahibi ülkelerde mekanik yolla yapılmaktadır. Ağacı dövme şeklinde yapılan hasatta başta bir yıl sonraki yılda ürün verecek dallar olmak üzere önemli zararlanmalar meydana gelebilmektedir.


Mekanik yolla hasat; ağacın ana dallarının yada ağaç gövdesinin değişik sarsıcılar ile sarsmak ve meyvelerin ağaç üzerinden yere düşmesini sağlamak şeklinde yapılmaktadır. Bu amaçla değişik sarsıcılar (Kablolu sarsıcılar-Eksantrik sarsıcılar, Poner hareketli sarsıcılar, Pnömatik sarsıcılar vs.) kullanılmaktadır.


7.3. Hasat Sonrası:

Hasattan sonra kalite kayıplarını en aza indirmek amacıyla yeşil kabuk sert kabuktan kolayca ayrılmalı, yani meyveler hemen kavlatılmalıdır. Bazı yörelerimizde yeşil kabuğun yumuşaması ve kolay çıkması amacıyla üzerine naylon, kalın bez ve çuval gibi örtülerle örtülmesi önemli kalite kayıplarına neden olabilmektedir. Bazı ülkelerde kavlatma tamamen mekanik yolla yapılmaktadır.


Pazar değeri açısından için tüm olarak çıkması istenir. Hasadı yapılan meyveler eğer iç olarak pazarlanması söz konusu ise, cevizler daha kurumadan (nemli iken) kırılma işlemine tutulur. Böylece daha kolay bir şekilde için tüm olarak çıkması sağlanır.


Ülkemizde ceviz kırma işlemleri sergenler olarak adlandırılan yerlerde genelde kadınlar tarafından çekiçle vurarak kırmak şeklinde yapılmaktadır. Kırma işleminden sonra cevizler renklerine göre sınıflandırılıp paketleme işlemine tabi tutulur.


7.4. Kurutma:

İç ceviz olarak değerlendirilmeyecek yani kabuklu olarak pazarlanacak meyveler kavlatma işleminden sonra hemen kurutulmalıdırlar. Kurutma işlemi cevizin depo ömrü bakımından çok önemlidir. Bunun için kabuklu ve iç cevizde bulunması gereken en yüksek nem oranları standartlarla belirlenmiştir. Örneğin T.S.E. ye göre kurutulmuş; kabuklu cevizlerde %8, iç cevizde ise %5 nem oranı istenir.


Ülkemizde genelde cevizler dışarıda gölgede kurutulmaktadır. Bazı yörelerimizde ise güneş altında 7- 10 gün bekletilerek kurutma yapılmaktadır. Bu da başta iç renginin koyulaşması gibi çeşitli kalite kayıplarına neden olmaktadır. Bu yüzden bu kurutma şekli yanlıştır. Eğer başka kurutma imkanı yoksa en azından kurutma dışarıda gölge ortamlarda yapılmalıdır. Yani meyveler direkt olarak güneş ışığı altında kurutulmamalıdır. Ancak dünya ceviz üretiminde söz sahibi ülkelerde kurutma tamamen mekanik yollarla yapılmaktadır. Mekanik yollarla yapılan kurutma işlemlerinde, genelde meyveler 30- 350C‘ de 24 saat bekletilmektedirler. Sıcaklığın 400 C’ nin üzerine çıkışı iç kalitesi bakımından istenmez.


7.5. Depolama ve Ambalajlama:

Cevizler yüksek yağ içeriğine sahip meyve olduğu için uygun şartlarda depolanması başta iç meyvenin bünyesindeki yağ bozulmaları açısından önemlidir. Bu yüzden cevizler düşük sıcaklıklarda (0- 40C) ve kuru ortamlarda uzun süre saklanabilirler.


Ambalajlama bir ürünün pazarlanmasında çok önemli bir aşamadır. Bu yüzden ambalajların sağlıklı materyallerle usulüne uygun yapılması gerek kabuklu gerekse iç cevizin pazarlanması açısından tüketicileri cezbetmektedir. Büyük çuvallarla doldurulmuş karışık cevizlerle, hepsi aynı renkte küçük gramajlı ambalajlanmış cevizlerin albenisi arasında çok açık farklılık görülmektedir. Örneğin iç cevizlerin ışık geçirmeyen vakumlu plastik torbalarla yapılması ve etiketlenmesi tüketiciler açısından çok önemlidir.


Hasat ve hasat sonrasındaki dönemlerde işlemlerin doğru yapılması üretici ve dolaysıyla da ülke cevizciliği için çok dikkat edilmesi gereken konuların biridir.


Ceviz yetiştiriciliğinde söz sahibi ülkelerde MODERN HASAT VE SONRASI (belli başlı aşamalar)














































7res_2.jpg
7res_4.jpg
7res_3.jpg
7res_7.jpg
7res_8.jpg
7res_9.jpg
7res_10.jpg
7res_11.jpg
7res_5.jpg
7res_12.jpg
7res_13.jpg
7res_15.jpg
7res_18.jpg
7res_22.jpg7res_21.jpg

8. HASTALIK VE ZARARLILAR

8.1. Hastalıklar

8.1.1. Armillaria Kök Çürüklüğü


Meşe kök çürüklüğü veya mantar kök çürüklüğü olarak da bilinir. Armillaria mellea isimli toprak kökenli bir fungus tarafından oluşturulur. Fungus ceviz ağaçlarının köklerini, kök boğazını ve gövdenin alt kısımlarında infeksiyon yapar. İlk simptomlar küçük klorotik yapraklar, genç yaprak dökümleri ve sürgün uçlarında geriye ölümlerdir. Genel olarak, fungusun infeksiyon yaptığı kök sistemi ya da kök boğazı yönünde simptomlar görülür. Sonuç olarak fungus, ağacın tüm kök sitemini tahrip eder veya alt gövde çevresini bir kuşak gibi sararak ağaç ölümlerine neden olur.

Mücadelesi: Armillaria ile infekteli topraklarda ceviz bahçeleri kurmadan önce koruyucu önlemler alınmalı, fungus infeksiyonuna dayanıklı anaçlar kullanılmalıdır. Dikimden önce pahalı ve zor bir uygulama olmasına karşın methyl bromide ile toprak fumigasyonu yapılması ağaç ölümlerini büyük ölçüde azaltacaktır. Hastalıklı ağaçlar sökülüp, bütün bitki artıklarıyla birlikte araziden uzaklaştırılmalıdır. Hastalıklı ağaçlara yakın olan ve simptom göstermeyen ağaçların da infeksiyon taşıma ihtimali göz ardı edilmemelidir.









8_sekil_1.jpg
Şekil 1. Armillaria kök çürüklüğünün gövededeki durumu

8.1.2. Kök Boğazı Tümörü

Bakteri (Agrobacterium tumefaciens) hastalığıdır. Patojen bitki dokusuna yaralar vasıtasıyla girer ve kök boğazı çevresinde tümör oluşturur. Zaman içerisinde köklerde de tümör oluşumları gözlenir. Tümörlerin merkez kısımları ölür ve odun dokusunun çürümesine yol açan funguslar ve diğer patojenlerin bu noktada oluşan boşluklara yerleşmesine neden olur. Bulaşık genç ağaçların boyları kısa kalır, yaşlı ağaçlarda odun çürümeleri gözlenir.

Mücadelesi: Kök boğazı tümörüyle en iyi mücadele yöntemi fidanların sağlıklı damızlıkların bulunduğu fidanlıklardan temin edilmesi, taşınmaları, araziye dikilmesi ve bütün yetiştiricilik ömürleri boyunca yaralanmalardan kaçınılmasıdır.

Patojenle biyolojik mücadele mümkündür. Dikimden önce, fidanların Agrobacterium radiobacter’in K84 ırkıyla hazırlanmış süspansiyonlarına daldırılmasıyla başarılı sonuçlar alınmıştır.









8_sekil_2a.jpg
Şekil 2a. Kök boğazı tümörü








8_sekil_2b.jpg
Şekil 2b. Kök boğazı tümörünün gövdedeki zararı

8.1.3. Ceviz Yanıklığı

Bakteri (Xanthomonas campestris pv. juglandis) hastalığıdır. Patojen sadece Juglans cinsine ait bitki türlerinde infeksiyon yapar. Kışı uyur gözlerde geçirir, yağmur suları ve yağmurlama sulamayla yayılıp, infeksiyon yaparlar. Ağaçlar bütün büyüme mevsimi boyunca bakteri infeksiyonuna duyarlıdır. Genç sürgünler aktif olarak yeşil renkli ve sulu yapıda oldukları dönem boyunca etmen tarafından infekte edilebilir. Bakteri yaprağın bütün dokularına (parankima, orta damar, yan damarlar, damarcıklar ve yaprak sapı) saldırır. Parankimada birkaç milimetrelik kahverengi-siyah lekeler oluşturur. Sayısız lekeler ve çizgi şeklindeki oluşumlar yaprak yüzeyini tamamen kaplayarak yaprak şekil bozukluklarına ve deformasyonlara neden olur. Meyveler de oluşumlarının başında, çiçek dönemlerinde oldukça duyarlıdır. Yüzeyde küçük, siyah renkli sulu lezyonlar gözlenir.

Mücadelesi: Hastalık etmeniyle mücadele, kışı uyur gözler içerisinde geçirdiği için oldukça zordur. Cevizlerin ilk oluşum dönemlerinde bakırlı preparatlarla koruyucu ilaçlamalar yapılır. Daha önce şiddetli enfeksiyonların görüldüğü ceviz bahçelerinde uygulamalar, kışın ıslak geçen günler göz önüne alınarak belli aralıklarla yapılmalıdır.









8_sekil_3.jpg
Şekil 3. Ceviz yanıklığının neden olduğu zararlanmalar

8.1.4. Ceviz Antraknozu Hastalığı (Gnomonia leptostyla)


Hastalık belirtileri ceviz ağaçlarının yaprakçık, meyve, genç sürgün ve yaprak saplarında görülür. Hastalık, özellikle oransal nemin yüksek olduğu yerlerde ve her yükseltide görülür. Daha çok bir yaprak hastalığı olmasına karşın, yeşil meyve kabuğundan meyve içerisine de geçen hastalık meyvelerin zarar görmesine de neden olur. Hastalık, genç yaprakların yaprakçıkları yarı büyüklüğünü geçtikten sonra enfeksiyon yapmakta ve penetrasyon noktasının çevresinde renk açılmalarına neden olmaktadır. Daha sonra bu kısımlar kahverengine dönüşür. Hastalığın etkisiyle yaz ayı ortalarında erken yaprak dökümü başlar, yoğun olduğu yıllarda tüm yapraklar dökülebilir. Özellikle haziran-temmuz aylarındaki yağışlar ve bu dönemdeki gece-gündüz ısı farkı ile oluşan çiğ nedeniyle hastalık hızla yayılmakta ve belirtileri birden artmaktadır. Mücadelesinde bu husus dikkate alınmalıdır.

Mücadelesi: Enfeksiyon kaynağı olan yere dökülmüş yapraklar sonbaharda toplanıp yakılmalı veya toprağa gömülmelidir. Budama esnasında bulaşık dallar bahçeden uzaklaştırılmalıdır. Hastalık görülen bahçelerde, tomurcukların yeni patlamaya başladığı, yaprakların yeni oluştuğu dönemde birinci ilaçlama; yapraklarda yaprakçıkların yarı büyüklüğünü aldığı dönemde ikinci ilaçlama; meyvelerin fındık büyüklüğünü aldığı dönemde üçüncü ilaçlama yapılmalıdır.















8_sekil_4a.jpg
8_sekil_4b.jpg
Şekil 4. Ceviz antraknoz hastalığı

8.2. Zararlılar


8.2.1. Elma İçkurdu (Cydia pomonella L.)


Ergini bir kelebek olup, kelebekler gri renkli ve ortalama 10 mm uzunluğundadır. Kelebeklerin her iki kanat ucunda yer alan üçgen şeklindeki koyu leke karakteristiktir. Tırtılları yumurtadan ilk çıktığında 1 mm boyunda, gelişmesini tamamlayan olgun larvalar 15-20 mm boyunda ve beyazımsı pembe renklidir.

Elma içkurdu kışı ağaç gövdelerinde çatlamış kabuklar arasında olgun larva döneminde geçirir. İlkbaharda ergin çıkışları çevre koşullarına bağlı olarak nisan sonu mayıs başında görülür ve yaklaşık bir aylık bir periyoda yayılır. Çıkan erginlerin yumurta bırakabilmesi için akşam alacakaranlık sıcaklığının üst üste iki gün 15C’nin üzerinde olması gerekir. Yumurtalar yapraklara ve meyvelere teker teker bırakılır. Yumurtadan çıkan tırtıllar 4- 8 saat içerisinde meyvelere giriş yapar ve meyve içerisinde beslenir. Larva süresi 30- 40 gün sürer ve zararlı yılda 2- 3 döl verir.

Elma içkurdu cevizin en önemli zararlılarından birisidir. Zararı doğrudan meyvededir ve meyve içerisine giren tırtıllar ceviz içlerini tahrip ederek kalitenin ve erken dökümler sebebiyle verimin düşmesine neden olurlar.

Mücadelesi: Elma içkurdu mücadelesinde kültürel önlem olarak yere dökülen kurtlu meyveler toplanıp derince toprağa gömülmeli, ceviz ağaçlarının kalın dal ve gövdelerine haziran ayı başında oluklu mukavvadan tuzak bantlar sarılarak bunlara gelen larvalar yapılacak kontrollerde imha edilmelidir. Yeni oluşturulacak bahçelerde dayanıklı çeşitler tercih edilmelidir. Zararı doğrudan meyvede olması nedeniyle mücadele eşiği düşük olan zararlının etkili doğal düşmanları bulunmakla birlikte, genelde ilaçlı mücadele gerekmektedir. İlaçlı mücadelesinde ise ilaçlama zamanının tespiti önemlidir. Yumurtadan çıkan larvaların meyveye girmeden ilaçla buluşturulması gerekmektedir. Mücadele zamanının belirlenmesinde zararlının ilk ergin çıkışları izlenmekte, bu amaçla eşeysel çekici tuzaklar ve etkili sıcaklık toplamlarından yararlanılmaktadır. Tahmin uyarı yöntemi adı verilen bu yöntemin uygulanamaması durumunda ceviz ağaçlarının fenolojisinden yararlanılmalı ve ceviz meyveleri fındık büyüklüğüne (1.0-1.5 cm çapında) ulaştığında ilaç uygulanmasına başlanmalı ve kullanılan ilacın etki süresine bağlı olarak ikişer hafta arayla üç ilaçlama yapılmalıdır.













8_sekil_5a.jpg8_sekil_5b.jpg8_sekil_5c.jpg
Şekil 5a. Elma içkurduŞekil 5b. Elma içkurduŞekil 5c. Elma içkurdu ergini larvası pupası








8_sekil_5d.jpg
Şekil 5d. Elma iç kurdunun meyveye girişleri








8_sekil_5e.jpg
Şekil 5e. Elma iç kurdunun meyve içindeki tahribatı

8.2.2. Ceviz Yeşil Kabuk Sineği (Rhagoletis completa )


Ceviz Yeşil Kabuk Sineği ergini sarımsı kahverengindedir. Kışı toprakta pupa olarak geçirir ve ergin uçuşları temmuz ayı başında başlar eylül ayı başlarına kadar devam eder. Yumurtalarını gruplar halinde bırakırlar ve yumurtalar ortalama beş günde açılır. Yumurtadan çıkan larvalar yeşil kabuk içerisinde beslenerek kabuk dokusuna zarar verir. Larva süresi çevre koşullarına bağlı olarak 3-5 hafta sürer. İleriki aşamalarda sert kabuğun görünüşünü bozdukları gibi meyve içine de zarar verebilirler. Zararlı yılda bir döl verir.











8_sekil_6a.jpg8_sekil_6b.jpg
Şekil 6a. Yeşil kabuk sineğiŞekil 6b. Yeşil kabuk yumurtaları sineğinin ergini

8.2.3. Yaprakbitleri (Choromaphis juglandicola, Callaphis juglandis)


Ergin bireyler sarı renkli ve 1.5-2.0 mm boyundadır. Cevizde zararlı olan her iki yaprakbiti türünün yaşam çemberi birbirine benzer olup populasyon içerisinde kanatlı ve kanatsız ergin bireylere rastlanabilir. Kışı yumurta halinde geçirirler ve ilkbaharda yumurtalardan çıkan bireylerin tamamı dişi bireylerden oluşur ve yaz boyunca döllemsiz olarak canlı yavru doğurmak suretiyle çoğalırlar. Günlük ışıklanma süresi, sıcaklık, besin durumu gibi faktörlere bağlı olarak sonbaharda yumurta bırakacak bireyler oluşur ve kış yumurtaları bırakılır. Çevre koşullarına bağlı olarak bir yılda çok sayıda döl verirler.

Yapraklarda bitki özsuyu ile beslenen yaprakbitleri ceviz ağaçlarının gelişmesini yavaşlatarak kalite ve verimi olumsuz etkiler. Yaprakbiti yoğunluğunun ilkbaharda yükselmesi durumunda meyve iriliğinde bir düşüş görülürken, yaz aylarında görülecek yüksek yaprakbiti yoğunluğu meyve içlerinin buruşmasına neden olmaktadır. Aynı zamanda salgıladıkları tatlımsı madde nedeniyle fumajin oluşumuna neden olurlar.

Mücadelesi: Yaprakbiti türlerinin çok sayıda doğal düşmanı bulunmakta ve bunlar zararlıyı genelde baskı altına alabilmektedir. Zararlıya karşı ilaçlı mücadeleye karar verirken yararlı türlerin yoğunluğu dikkate alınmalıdır.


















8_sekil_7.jpg
8_sekil_7c.jpg
Şekil 7. Cevizde zararlı yaprak bitleri

8.2.4. Avrupa Kırmızı Örümceği (Panonychus ulmi)


Avrupa kırmızı örümceğinin ergin dişi bireyleri koyu kırmızı renkli, ortalama 0.8 mm boyunda, yumurtaları kiremit kırmızısı renkte, soğan biçiminde ve üzerinde bir sapçık bulunur. Kışı yumurta döneminde ağaçların dal ve dalcıklarında geçirir. İlkbaharda yumurtadan çıkan larvalar taze sürgünlere geçerek yaprakların bitki özsuyunu emmek suretiyle beslenmeye başlar. Ergin hale geldikten sonra yumurtalarını yaprakların alt yüzeylerine bırakırlar. Beslenme yerlerinde ağ oluşturmazlar. Bir yıldaki döl sayısı 8- 9′u bulur.

Mücadelesi: Avrupa kırmızı örümceğine karşı ilaçlı mücadeleye karar vermeden önce doğal düşmanlarının yoğunluğu dikkate alınmalıdır. İlaçlı mücadelesinde ise yoğunluğu yaprakçık başına 3- 5 bireyi geçtiğinde uygun bir akarisit ile uygulama yapılmalıdır.









8_sekil_8a.jpg
Şekil 8a. Avrupa kırmızı örümceğinin








8_sekil_8b.jpg
Şekil 8b. Avrupa kırmızı örümceğinin ergini yumurtası

8.2.5. İki Noktalı Kırmızı Örümcek (Tetranychus urticae)

İki noktalı kırmızı örümcek erginlerinde renk yeşilimsi veya kahverengimsi yeşildir. Yumurtaları açık sarı renkte, şeffaf ve yuvarlaktır. Kışı ergin dişi dönemde ağaçların gövdelerinde ağaç kabuklarının altında, yere dökülmüş yaprak kalıntıları arasında geçirir ve ilkbaharda mart ayından itibaren kışlak yerlerinden çıkarlar. Yaprakların alt yüzeyinde bitki özsuyunu emmek suretiyle beslenir ve ağacın zayıflamasına neden olur. Beslenme yerinde yoğun bir şekilde ağ örer. Çevre koşullarına bağlı olarak yılda 10- 15 döl verebilir.

Mücadelesi: Diğer zararlılara karşı gereksiz ilaç uygulamalarından kaçınılmalıdır. Yoğunluğu yaprakçık başına 3- 5 bireyi geçtiğinde uygun bir akarisit ile uygulama gerekebilir.


8.2.6. Kabuklubit ve Koşniller

Cevizlerde zararlı olan kabuklubit ve koşnil türleri, San jose kabuklubiti (Quadraspidiotus perniciosus) ve Kahverengi koşnil (Parthenolecanium corni)’dir.

San jose kabuklubitinin ergin dişilerinin kabukları esmer renkli ve 1.7- 2.0 mm çapındadır. Zararlının bulunduğu dalın kabuğundan boyuna bir kesit alındığında kan kırmızısı emgi lekeleri ortaya çıkar. Kışı birinci dönem larva halinde geçirir ve yılda üç döl verir. Ağaçların gövde, dal, yaprakçık, sürgün, tomurcuk ve meyvelerinde bitki özsuyunu emmek suretiyle zararlı olur. Emgi esnasında toksik madde salgılar ve ağacın zayıflamasına neden olur. Mücadelesinde, budama esnasında zararlı ile bulaşık olan dallar kesilerek bahçeden uzaklaştırılmalı, bahçe kurulurken temiz fidan kullanılmalıdır. Zararlıya karşı gerekmesi durumunda kış mücadelesi yapılabileceği gibi, erken ilkbaharda ve yaz aylarında da larva döneminde ilaçlamalar yapılabilir.

Kahverengi koşnil ergin dişilerinin kabuk çapı 3.5 mm kadardır ve kahve renklidir. Kışı ağaçların genç dal ve sürgünlerinde ikinci dönem larva halinde geçirir. Yılda bir döl veren zararlı yaprakçık, dal ve sürgünlerde bitki özsuyunu emmek suretiyle zararlı olur. Aynı zamanda salgıladığı tatlımsı madde nedeniyle fumajin oluşumuna neden olur. Gerek bitki özsuyunu emmesi gerekse fumajin oluşturması nedeniyle ağaçların sürgün ve dalları gelişemez, yapraklar dökülür ve ağacı zayıflatarak verimi olumsuz yönde etkiler. Mücadelesinde koşnil ile bulaşık dallar budama esnasında bahçeden uzaklaştırılmalıdır. Yoğun olarak bulunan bahçelerde yumurtalarının yarıdan fazlasının açıldığı dönemde larvalarına karşı ilaç uygulaması yapılmalıdır.









8_sekil_9.jpg
Şekil 9. Kahverengi koşnil (Parthenolecanium corni)

9. CEVİZLERDE GÖRÜLEN BESİN ELEMENTİ NOKSANLIKLARI









9_cinko.jpg
ÇİNKO NOKSANLIĞI: Yapraklarda küçülme,leke ve kenarlarında dalgalı görünüm.










9_demir_a.jpg9_demir_b.jpg
DEMİR NOKSANLIĞI: Yaprak damarları koyuyeşil olmasına karşın yaprak ayası.sararmış (kloroz) durumdadır.DEMİR NOKSANLIĞI: Normal bir yaprak (solda) ve demir eksikliği bir yaprak demeti (sağda)










9_magnezyum.jpg9_bakir.jpg
MAĞNEZYUM NOKSANLIĞI: Orta damar boyunca (V) şeklinde yeşil alana karşın yaprak kenarlarında belirgin sararma ileriki aşamalarda Kahverengine dönüşen kavrulmaBAKIR NOKSANLIĞI: Sürgün uçlarında ölüm, yapraklarda kavrulma ve döküm. Sürgünlerde gelişen küçük koyu kahverengi yaraların sürgün uçlarında ölümler.










9_potasyum_a.jpg9_potasyum_b.jpg
POTASYUM NOKSANLIĞI: Yaprak kenarlarında soluk ve gri renk yaprak, yaprak altında ortaya çıkmakta ve yapraklar yukarıya doğru kıvrılmaktadır.POTASYUM NOKSANLIĞI: Şiddetli potasyum eksikliğinde yaprak kenarlarında kıvrılma ve kıvrık dokularda kurumuş dokular meydana gelir










9_manganez.jpg
MANGANEZ NOKSANLIĞI: Yapraklarda damarlar arasında başlayan orta damardan kenara doğru ilerleyen sararma şeklinde görülür.

Cevizlerde yukarıda sayılan herhangi bir besin elementi noksanlığı eğer meydana gelirse zaman uygun zamanda uygun yöntemle o eksikliğin giderilmesi gerekir.